İslam inancında, Allah yolunda veya vatan gibi kutsal değerler uğruna can vermeyi ifade eden en yüce mertebedir. Bahçeli’nin söyleminde “şehadet“, Milliyetçi-Ülkücü Hareket’in davasının ne kadar kutsal olduğunun ve bu uğurda en büyük fedakârlığın, yani can vermenin, göze alındığının bir kanıtıdır. Terörle mücadelede hayatını kaybeden güvenlik güçleri “şehit” olarak anılırken, bu kavram aynı zamanda hareketin geçmişindeki kayıplara da manevi bir değer atfeder. “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” sloganı, bu inancın en popüler ifadesidir.
Tarihte tüm Türk halklarının bir bayrak altında toplandığı büyük bir imparatorluk veya konfederasyon idealidir. Türk milliyetçiliğinin en eski ve en romantik hedeflerinden biridir. Bahçeli’nin söyleminde Turan, “Kızılelma” ile birlikte, Türk-İslam Ülküsü’nün nihai coğrafi ve siyasi hedefini temsil eder. Ziya Gökalp’in “Vatan ne Türkiye’dir Türklere, ne Türkistan; Vatan, büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan!” dizesine sıkça […]
“İdeal, mefkûre” anlamına gelen bu kelime, Milliyetçi-Ülkücü Hareket’in nihai hedeflerini ve ulaşmak istediği yüce amacı ifade eder. “Ülkü“, “dava” ile eş anlamlı olarak, hareketin mücadelesine kutsal ve aşkın bir boyut katar. “Ülkücü” ise bu ülküye kendini adamış kişi demektir. Bahçeli’nin dilinde ülkü, maddi çıkarların ve günlük siyasetin ötesinde, nesiller boyu sürecek olan büyük bir vizyonu […]
Milliyetçi-Ülkücü Hareket’in siyasi mücadelesini tanımlamak için kullanılan kutsal ve aşkın bir kavramdır. “Dava“, basit bir siyasi program veya parti hedefi değil, nesiller boyu sürecek olan Türk-İslam ülküsünü gerçekleştirme misyonudur. Bu kavram, siyaseti dünyevi bir faaliyet olmaktan çıkarıp, onu uğruna fedakârlık yapılan, şehitler verilen manevi bir yolculuğa dönüştürür. “Davamız tarla davası değil, millet davasıydı, Türklük davasıydı, […]