Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu’nun halk arasındaki popüler adıdır. Özal, bu fonu neoliberal politikaların yarattığı yoksullukla mücadele etmek ve sosyal devletin aşındırılmasını telafi etmek için bir araç olarak sunmuştur. Ancak eleştirmenlere göre bu fon, yoksul kesimleri devlete ve iktidar partisine bağımlı kılan bir patronaj ağına dönüşmüştür. Söylemde ise “fakire yardım” ve “sosyal adalet” gibi temalarla meşrulaştırılmıştır.
Özal’ın siyasi projesinin sosyolojik hedef kitlesini ve toplumsal idealini tanımlamak için popülerleştirdiği bir kavramdır. Geleneksel “orta sınıf” yerine, daha halka yakın ve samimi bir tınısı olan “orta direk,” toplumun bel kemiğini oluşturan esnaf, memur, küçük ve orta boy işletme sahibi, çiftçi gibi kesimleri kapsar. Özal’ın ekonomik politikalarının bu kesimi zenginleştireceği ve güçlendireceği vaadini içerir. Siyasi […]
24 Ocak Kararları gibi radikal ve hızlı reformların eleştirilmesine karşı kullandığı bir savunma mekanizmasıdır. Bu ifade, Türkiye’nin kaybedecek zamanı olmadığı, gelişmiş dünyayı yakalamak için hızlı ve kararlı adımlar atılması gerektiği fikrini aşılar. Popülist liderlerde görülen “acelecilik” özelliğini yansıtır. Retorik olarak, müzakere ve uzlaşı süreçlerini atlayarak, kendi ajandasını hızla uygulama arzusunu meşrulaştırır ve muhalifleri “ilerlemeyi yavaşlatanlar” […]
Siyasi bir ideologdan çok, teknik bilgi ve uzmanlığa sahip bir yöneticiyi tanımlayan bir sıfattır. Özal, siyasi kariyerinin başından itibaren kendisini bir “teknokrat” olarak sunmuştur. Bu kimlik, onun 12 Eylül sonrası de-politize ortama uyum sağlamasını ve politikalarını ideolojik değil, rasyonel ve bilimsel çözümler olarak pazarlamasını sağlamıştır. “İcraatın İçinden” programı, bu teknokrat kimliğin halka sunulduğu ana platformdur.