Mesut Yılmaz’ın, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik sürecini ve Kopenhag Kriterleri’ni yerine getirme çabasını açıklamak için kullandığı tıbbi bir metafordur. “AB sürecinde deyim yerindeyse dünyanın en iyi hastanesinde check-up’a gidiyoruz” diyerek, bu süreci bir dayatma veya egemenlik devri olarak değil, ülkenin “hastalıklarını” teşhis edip iyileşmesi için bir fırsat olarak sunar. Bu metafor, AB kriterlerini rasyonel, bilimsel ve Türkiye’nin kendi iyiliği için gerekli standartlar olarak çerçeveler. Ancak cümlenin devamında, “elimize sonuçlar tutuşturulunca da (Bu bize uymaz) diyoruz” diyerek, Türkiye’deki bazı kesimlerin bu “tedavi” sürecine karşı direncini de ironik bir dille eleştirir.