Bayar’ın demokrasi anlayışını tanımlayan, “Milli İrade” doktrininin teorik ifadesidir. Bu anlayışa göre, seçimlerde çoğunluğu elde eden partinin, bir sonraki seçime kadar ülkeyi yönetme konusunda mutlak ve sınırsız bir yetkisi vardır. Azınlık hakları, güçler ayrılığı veya anayasal denge-denetleme mekanizmaları, bu çoğunluk iradesini engelleyici unsurlar olarak görüldüğünde ikincil kalır. Bu kavram, DP’nin iktidarını meşrulaştırma biçimini ve muhalefetle ilişkilerindeki gerilimin felsefi temelini açıklar.
DP söyleminde, CHP’yi ve onun temsil ettiği iddia edilen devlet yapısını tanımlamak için kullanılan bir kavramdır. “Milli İrade“nin üzerinde, halka rağmen devleti yöneten sivil ve askeri bürokrasinin gücünü ifade eder. DP, kendisini bu bürokratik vesayeti kıracak ve yönetimi doğrudan millete devredecek siyasi hareket olarak konumlandırır. Bu terim, seçilmişlerin atanmışlar üzerindeki üstünlüğünü savunan popülist bir retoriğin […]
DP’nin muhalefet yıllarında, CHP iktidarının devlet yönetiminde kendi parti üyelerini kayırmasını, devlet imkanlarını parti çıkarları için kullanmasını ve muhaliflere karşı taraflı davranmasını eleştirmek için kullandığı bir suçlama terimidir. DP, “partizan” yönetime son vererek devlet idaresinde tarafsızlığı ve liyakati esas alacağını vaat etmiştir.
Bayar’ın söyleminde, özellikle DP’nin muhalefet yıllarında, CHP iktidarının keyfi ve partizan uygulamalarına karşı bir talep olarak öne çıkar. Adalet, sadece hukuki bir kavram değil, aynı zamanda ekonomik kaynakların dağılımındaki eşitsizliklerin, bürokratik baskıların ve siyasi tarafgirliğin sona erdirilmesi anlamında geniş bir siyasi ve toplumsal içerik taşır. DP programında, devletin adalet dağıtma işlevinin hızlandırılması ve hukukun üstünlüğünün […]