Demirel’in siyasi kariyerinin başlarında, Isparta’nın İslamköy’ünden gelmesi ve köylü kökenini vurgulamak için kullanılan, zamanla kendisinin de benimsediği bir lakaptır. Bu lakap, onu halktan biri, Anadolu’nun bağrından çıkmış samimi bir lider olarak konumlandırır. “Çoban” imgesi, hem alçakgönüllülük hem de bilge liderlik (sürüsünü güden) gibi pozitif çağrışımlar içerir. Bu, onun şehirli ve bürokratik elite karşı “çevre“nin temsilcisi olma iddiasını güçlendiren temel bir mitolojik unsurdur. Başlangıçta rakipleri tarafından küçümseme amacıyla kullanılsa da Demirel bunu bir avantaja çevirmeyi başarmıştır.
Demirel’e özellikle kırsal kesimdeki ve muhafazakar tabanındaki seçmenleri tarafından verilen bir lakaptır. Bu lakap, onun siyasi kimliğini ataerkil, koruyucu, bilge ve güvenilir bir aile reisi figürüyle özdeşleştirir. “Baba“, seçmenle arasında hiyerarşik ama aynı zamanda samimi ve şefkatli bir bağ kurar. Devletin soyut ve uzak yapısını, seçmenin sığınabileceği somut ve ulaşılabilir bir “devlet baba” figürüne dönüştürür. […]
Devletin sosyal sorumluluklarını ve halkın temel ihtiyaçlarına duyarlılığını vurgulayan bir ifadedir. Bu söz, popülist bir damardan beslenir ve siyaseti, halkın en temel sorunu olan geçim derdine çözüm bulma sanatı olarak tanımlar. Retorik olarak, rakiplerini halkın sorunlarına duyarsız, elitist ve kalpsiz olarak konumlandırırken, kendisini halkın yanında, onların dertlerini anlayan bir “baba” figürü olarak sunar. Ekonomik zorlukların […]
Siyasi mücadelesini kişisel çıkarları için değil, “memleket meseleleri” ve milletin refahı için verdiğini vurgulamak amacıyla kullandığı popülist bir yemindir. Bu ifade, siyaseti bir kamu hizmeti olarak yüceltir ve siyasetçinin fedakarlığına vurgu yapar. Retorik işlevi, kendisine yönelik olası çıkar veya koltuk sevdası eleştirilerini peşinen savuşturmak ve eylemlerini daha ulvi bir amaçla (“millet hizmeti“) gerekçelendirmektir. Bu, dinleyici […]