DP döneminde Türkiye için hedeflenen modernleşme ve refah seviyesini ifade etmek için kullanılan popüler bir ideal ve metafordur. Bu ifade, dönemin Soğuk Savaş koşullarında Türkiye’nin Batı bloğundaki yerini, ABD ile kurulan yakın ilişkileri ve Amerikan tarzı bir tüketim toplumuna ve ekonomik modele duyulan hayranlığı yansıtır. Menderes’in “Kalkınma Hamlesi”, Türkiye’yi ekonomik ve teknolojik olarak gelişmiş, vatandaşına yüksek bir yaşam standardı sunan bir “Küçük Amerika” yapma vaadi üzerine kuruluydu. Bu ideal, hem bir kalkınma hedefi hem de güçlü bir siyasi propaganda aracı olarak işlev görmüştür
DP’nin ekonomik ideolojisinin temel taşıdır. Menderes’in söyleminde “özel teşebbüs” (veya “hususi teşebbüs”), CHP’nin “devletçilik” modelinin karşısına konulan dinamik, verimli ve refah yaratıcı bir güç olarak yüceltilir. Menderes’e göre, ekonomik kalkınmanın motoru devlet değil, bireyler ve şirketler olmalıdır. DP hükümetinin politikaları, özel sektörü kredilerle, teşviklerle ve yabancı sermaye ortaklıklarıyla desteklemeye odaklanmıştır. Bu söylem, DP’ye özellikle iş […]
Menderes döneminde başlatılan büyük ölçekli baraj ve hidroelektrik santral projeleri nedeniyle, dönemin Başbakanı’na ve daha sonra halefi olan Süleyman Demirel’e atfedilen popüler bir unvandır. Bu ifade, DP’nin kalkınma ve imar odaklı siyasetinin bir sembolüdür. Barajlar; elektrifikasyon, sulama ve sanayileşme gibi modernleşme hedeflerinin en somut göstergeleri olarak sunulmuştur. “Kral” ifadesi, Menderes’in bu alandaki liderliğini ve icraatlarının […]
DP’nin “Kalkınma Hamlesi“nin en somut ve görünür sembollerinden biridir. Menderes dönemi, karayolu yapımına büyük önem verilen bir dönemdir ve “asfalt yollar” söylemi, modernleşmenin, ulaşımın kolaylaşmasının ve köyle şehir arasındaki mesafelerin kısalmasının bir metaforu olarak kullanılmıştır. Menderes için her yeni yol, sadece bir altyapı projesi değil, aynı zamanda DP iktidarının ülkeye getirdiği refahın ve ilerlemenin kanıtıydı. […]