“Zillet İttifakı“nın sırtını dayadığı iddia edilen “zalimler” ile birlikte kullanılan, hayvanlaştırıcı ve aşağılayıcı metaforlardır. Sırtlan ve akbaba, leşle beslenen, korkak ama tehlikeli, ahlaksız ve tiksindirici hayvanlar olarak bilinir. Bu metaforlar, rakip ittifakın destekçilerinin ne kadar onursuz, ahlaksız ve tehlikeli olduğunu en çarpıcı şekilde ifade etmeyi amaçlar. Düşmanı insanlık kategorisinden çıkararak, ona karşı verilecek mücadelenin her türlüsünü meşru gösterir.
Terör örgütlerine doğrudan destek vermese bile, onlara sempati duyduğunu, siyasi olarak onlarla aynı çizgide durduğunu veya onların eylemlerini yeterince kınamadığını düşündüğü siyasetçileri, aydınları ve aktivistleri tanımlamak için kullanılan son derece ağır bir suçlamadır. Bu ifade, hedefteki kişileri teröristlerle aynı ahlaki kategoriye sokar ve onları vatan haini olarak damgalar.
Bir halk deyişi olan bu ifade, Bahçeli tarafından, kendi haddini ve sınırlarını aşarak, özellikle dini ve manevi değerler gibi hassas konularda ahkam kesen kişileri uyarmak ve küçümsemek için kullanılmıştır. “Serçe“, küçük, güçsüz ve sıradan olanı; “kuzgun” ise büyük, yırtıcı ve hadsiz olanı temsil eder. Bu metafor, muhatabına “boyunun ölçüsünü al” mesajı verirken, onu yetkin olmadığı […]
Bahçeli’nin, meşru bir siyasi parti olarak görmediği, genellikle HDP/DEM Parti için kullandığı bir ifadedir. “Sözde” kelimesi, o partinin isminin ve görünürdeki kimliğinin sahte olduğunu, gerçekte ise “terör örgütünün siyasi uzantısı” olduğunu ima eder. Bu kullanım, o partiyi ve seçmenlerini siyasi sistemin dışına itmeyi, onu muhatap alınamaz ve kapatılması gereken bir yapı olarak tanımlamayı hedefler.