Bir kişi veya grubun temel düşünce yapısını, dünyaya bakış açısını ve davranış kalıplarını ifade eden bir kelimedir. Erdoğan’ın söyleminde “zihniyet,” genellikle siyasi rakiplerini ve eski Türkiye’nin elitlerini tanımlamak için olumsuz bir anlamda kullanılır. “CHP zihniyeti,” “yasakçı zihniyet,” “vesayetçi zihniyet” gibi kullanımlar, sorunun sadece belirli politikalar veya kişiler olmadığını, köklü, değişmesi zor ve hastalıklı bir düşünce yapısı olduğunu ima eder. Bu, siyasi mücadeleyi bir “zihniyetler savaşı” olarak çerçeveler ve kendi siyasi projesini, bu eski ve köhne zihniyeti tarihe gömecek bir devrim olarak sunar.
Erdoğan’ın İstanbul’da doğup büyüdüğü semt olan Kasımpaşa’ya referansla, onun siyasi kimliğinin ve karakterinin bir parçasını tanımlayan bir sıfattır. Bu kimlik, “halkın içinden gelme,” sözünü sakınmayan, cesur, gerektiğinde kavgadan çekinmeyen ve “delikanlı” tavrıyla haksızlığa karşı çıkan bir lider imajını içerir. “Kasımpaşalılık,” Erdoğan’ın eğitimli, bürokratik ve “elitist” olarak kodlanan siyasi rakiplerinden ayrışmasını sağlar. “Ananı da al git” […]
Erdoğan’ın siyasi kariyerinin başlarında, RP İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde (1994) kullandığı bir ifadedir. “Hem laik, hem Müslüman olunmaz. İkisi bir arada olunca ters mıknatıslanma yapar” sözleriyle, laiklik ile Müslüman kimliğinin bir arada bulunamayacak, birbirini iten iki zıt kutup olduğunu iddia etmiştir. Bu ifade, daha sonra “Milli Görüş gömleğini çıkardığı” dönemdeki muhafazakâr demokrat kimliğiyle tam […]
Siyasi rakipleri, özellikle muhalefet partilerini, LGBT (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans) haklarını savunmaları üzerinden olumsuz bir şekilde etiketlemek ve kriminalize etmek için kullanılan pejoratif bir ifadedir. Bu kullanım, muhalefet partilerini “milletin kutsal aile yapısına” karşı, dış kaynaklı ve ahlak dışı bir gündemin taşıyıcısı olarak çerçeveler. “AK Parti’ye LGBT sızabilir mi?” gibi retorik sorularla, kendi partisini ve […]