Tematik Kategoriler: Polemik, İroni ve Siyasi Sürçmeler

28 Aralık sabahı Tansu Hanım yok!

1995 genel seçimleri öncesinde, en büyük rakibi Tansu Çiller’e yönelik sarf ettiği, siyasi polemik dilinin en akılda kalıcı örneklerinden biridir. Bu ifade, basit bir seçim tahmininin ötesinde, rakibini siyaseten yok sayan, onun siyasi ömrünün tükendiğini iddia eden keskin ve kendinden emin bir meydan okumadır. Retorik olarak, seçmen nezdinde Çiller’in iktidar alternatifi olamayacağı algısını yaratmayı ve […]

Allah’ı size emanet ediyorum

Mesut Yılmaz’ın siyasi kariyerindeki en meşhur dil sürçmelerinden biridir. Bir miting sırasında konuşmasını sonlandırırken, “Sizi Allah’a emanet ediyorum” demesi gerekirken, heyecanla veya dalgınlıkla bu ifadeyi kullanmıştır. Bu gaf, anında siyasi rakipleri ve medya tarafından alay konusu yapılmış ve Yılmaz’ın halktan kopuk, elitist ve hatta dini değerlere yabancı olduğu yönündeki imajını pekiştirmek için kullanılmıştır. Anlamsal olarak […]

Bazlama – börek milliyetçileri

“Tatlı su milliyetçileri” ifadesinin bir varyasyonu olarak, özellikle MHP’ye yönelik eleştirilerinde kullandığı alaycı ve küçümseyici bir nitelemedir. Bu ifadeyle Yılmaz, rakiplerinin milliyetçiliğini sığ, folklorik ve sadece rahat zamanlarda sergilenen, gerçek bir fedakarlık veya derin bir ideoloji içermeyen bir duruş olarak tasvir eder. “Bazlama” ve “börek” gibi gündelik ve geleneksel yiyecek metaforları, bu milliyetçilik anlayışının ciddiyetten […]

Çekin milletin elinden cebinizi

Yılmaz’ın bir mitingde “Milletin cebinden elinizi çekin” demek isterken dilinin sürçmesiyle ortaya çıkan bir başka meşhur gaftır. Anlamın tamamen tersine döndüğü bu ifade, Yılmaz’ın siyasi sürçmeler lügatinin en bilinen örneklerinden biridir. Tıpkı “Kağıttepe” veya “Allah’ı size emanet ediyorum” gibi, bu gaf da siyasi rakipleri tarafından onun dikkat dağınıklığını, halkın diline ve sorunlarına yabancılığını göstermek için […]

Fasa fiso

Kamuoyunda bir konuyu veya iddiayı önemsizleştirmek, ciddiye almadığını belirtmek için kullanılan argo bir ifadedir. Yılmaz’ın bu ifadeyi hangi bağlamda kullandığına dair spesifik bir veri olmasa da, onun zaman zaman başvurduğu polemikçi ve küçümseyici dilin bir parçası olarak değerlendirilebilir. Bu tür ifadeler, rakibin argümanlarını içerik olarak çürütmek yerine, onları toptan değersizleştirerek psikolojik bir üstünlük kurmayı hedefler. […]

Gaf

Mesut Yılmaz’ın siyasi kariyeriyle özdeşleşmiş bir kavramdır. “Kağıttepe“, “İşsizlerimiz kadınlaştırıldı”, “Allah’ı size emanet ediyorum“, “Çekin milletin elinden cebinizi” gibi çok sayıda dil sürçmesi, siyasi hayatı boyunca “gaf” olarak nitelendirilmiş ve sık sık gündem olmuştur. Bu gaflar, onun teknokrat ve mesafeli imajını pekiştirmiş, halktan kopuk olduğu yönündeki eleştirilere malzeme vermiştir. Söylem analizinde bu gaflar, sadece komik […]

Hanımlar… Hanımlar

Mesut Yılmaz’ın, özellikle Tansu Çiller’e yönelik eleştirilerinden önce kalabalığa, özellikle de kadın seçmenlere hitap etmek için kullandığı bir başlangıç ifadesidir. “Hanımlar… Hanımlar, Tansu Hanım’la uğraşmayın. Tansu Hanım’ın bir haftalık ömrü kaldı” cümlesindeki kullanımı, bu hitabın nasıl bir retorik hazırlık işlevi gördüğünü gösterir. Bu sesleniş, bir yandan kadın seçmenlerle doğrudan bir bağ kurma çabasıyken, diğer yandan […]

Hoca

Mesut Yılmaz’ın, Milli Görüş lideri ve siyasi rakibi Necmettin Erbakan’ı anmak için kullandığı lakaptır. “Tansu Hanım’dan kurtulurken Hoca’ya yakalanmayın!” ifadesindeki kullanımı, bu terimin hem tanıyıcı hem de bir miktar mesafeli bir anlam taşıdığını gösterir. “Hoca” lakabı, Erbakan’ın mühendis kimliğinden ve akademik geçmişinden gelse de, siyasi bağlamda onun İslami kimliğine de bir gönderme içerir. Yılmaz’ın bu […]

İşsizlerimiz kadınlaştırıldı

Yılmaz’ın “Kadınlarımız işsizleştirildi” demek isterken yaptığı, anlam kaymasına yol açan bir başka ünlü dil sürçmesidir. Bu ifade, gramatik ve anlamsal olarak hatalı olmasının yanı sıra, “kadınlaşmayı” olumsuz bir durumla (işsizlik) birleştirdiği için de eleştirilmiştir. Siyasi iletişim açısından bu gaf, Yılmaz’ın konuşma anında yeterince odaklanamadığı veya halkın sorunlarını ifade ederken bile doğru kelimeleri bulmakta zorlandığı algısını […]

Kağıttepe

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı sırasında Kağıthane ilçesinin adını “Kağıttepe” olarak telaffuz etmesiyle ortaya çıkan ve sembol haline gelen bir gaftır. Bu basit dil sürçmesi, siyasi rakipleri ve medya tarafından Yılmaz’ın “halktan kopuk“, “İstanbul’u bilmeyen“, elitist bir siyasetçi olduğu imajını pekiştirmek için yoğun bir şekilde kullanılmıştır. Analitik olarak önemi, bir siyasi liderin imajının sadece büyük […]

×

Giriş Yap

Üye Ol

Büyütülmüş Resim ×