Toplumun genel görüş ve davranış kalıplarının dışında kalan, aşırı ve aykırı olarak görülen grupları veya fikirleri tanımlamak için kullanılan bir sıfattır. Özellikle Gezi Parkı protestoları sırasında, eylemcileri “halkın genelini temsil etmeyen üç-beş marjinal grup” olarak nitelemek için kullanılmıştır. Bu, toplumsal muhalefeti, meşru bir tepki olmaktan çıkarıp, toplumun değerlerine yabancı, küçük ve önemsiz bir azınlığın işi olarak çerçeveleyerek itibarsızlaştırma amacı güder.
Bir kişi veya grubun temel düşünce yapısını, dünyaya bakış açısını ve davranış kalıplarını ifade eden bir kelimedir. Erdoğan’ın söyleminde “zihniyet,” genellikle siyasi rakiplerini ve eski Türkiye’nin elitlerini tanımlamak için olumsuz bir anlamda kullanılır. “CHP zihniyeti,” “yasakçı zihniyet,” “vesayetçi zihniyet” gibi kullanımlar, sorunun sadece belirli politikalar veya kişiler olmadığını, köklü, değişmesi zor ve hastalıklı bir düşünce […]
Erdoğan’ın siyasi kariyerinin başlarında, RP İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde (1994) kullandığı bir ifadedir. “Hem laik, hem Müslüman olunmaz. İkisi bir arada olunca ters mıknatıslanma yapar” sözleriyle, laiklik ile Müslüman kimliğinin bir arada bulunamayacak, birbirini iten iki zıt kutup olduğunu iddia etmiştir. Bu ifade, daha sonra “Milli Görüş gömleğini çıkardığı” dönemdeki muhafazakâr demokrat kimliğiyle tam […]
Erdoğan’ın siyasi söyleminin merkezinde yer alan ve popülist “Biz ve Onlar” ikileminin ilk kutbunu oluşturan zamirdir. “Biz” zamiri, dar anlamda AK Parti teşkilatını, seçmenlerini ve iktidarını destekleyenleri ifade eder. Ancak retorik olarak çok daha geniş bir anlam yüklenir: “Biz,” aynı zamanda “milletin ta kendisi,” “milli iradenin temsilcisi,” bu toprakların “yerli ve milli” unsurlarıdır. Bu kullanım, […]