Genellikle sert bir eleştiri, radikal bir karar veya tavizsiz bir duruş sergilenmeden hemen önce kullanılan bir söz kalıbıdır. Görünüşte bir nezaket ifadesi gibi dursa da asıl işlevi, söylenecek olan sözün veya yapılacak olan eylemin ne kadar sert olursa olsun meşru ve gerekli olduğunu, bu konuda geri adım atılmayacağını ve karşı tarafın hislerinin veya itirazlarının bir önem taşımadığını peşinen ilan etmektir. Bu ifade, bir özür dileme değil, aksine kararlılığı ve uzlaşmazlığı vurgulayan bir retorik güç gösterisidir.
Bir konuda en ileri düzeyde, en yetkin veya en aşırı noktada olmayı ifade eden bir deyimdir. Erdoğan bu ifadeyi, genellikle siyasi rakiplerinin veya muhaliflerinin kendisini eleştirdiği bir konuda, aslında o konunun “en önde gideninin,” “en âlâsının” kendisi olduğunu iddia etmek için kullanır. Örneğin, çevrecilik eleştirilerine karşı “çevreciliğin daniskasını biz yaptık” gibi bir kullanım, eleştiriyi boşa […]
Muhaliflere, eleştirel seslere veya memnuniyetsizliğini dile getiren kesimlere yönelik kullanılan üstü kapalı bir tehdit ve uyarı ifadesidir. Genellikle ekonomik zorluklar veya siyasi baskılarla ilgili şikayetlere yanıt olarak söylenir ve mevcut durumdan şikayet edenleri, gelecekte daha da kötü koşullarla karşılaşabilecekleri imasıyla susturmayı hedefler. Bu, tartışmayı bitiren ve gücü elinde bulunduranın belirleyici olacağını hatırlatan cepheleşmeci bir retoriktir.
Özellikle terör örgütlerine (PKK, FETÖ vb.) ve hasım olarak görülen gruplara karşı yürütülen mücadeledeki mutlak kararlılığı ve tavizsizliği ifade eden bir slogandır. Bu ifade, mücadelenin sadece savunmada kalmayacağını, aktif bir şekilde düşmanın üzerine gidileceğini ve nerede olursa olsun bulunup etkisiz hale getirileceğini vurgular. “İn” metaforu, hedef alınan grupları yasa dışı, gizli ve tehlikeli yapılar olarak […]