“Zillet İttifakı“nın sırtını dayadığı iddia edilen “zalimler” ile birlikte kullanılan, hayvanlaştırıcı ve aşağılayıcı metaforlardır. Sırtlan ve akbaba, leşle beslenen, korkak ama tehlikeli, ahlaksız ve tiksindirici hayvanlar olarak bilinir. Bu metaforlar, rakip ittifakın destekçilerinin ne kadar onursuz, ahlaksız ve tehlikeli olduğunu en çarpıcı şekilde ifade etmeyi amaçlar. Düşmanı insanlık kategorisinden çıkararak, ona karşı verilecek mücadelenin her türlüsünü meşru gösterir.
Siyasi rakiplerinin, özellikle de liderlerinin, kendi fikirleriyle değil, başkalarının (genellikle “dış güçler” veya “fitne odakları“) telkinleriyle hareket ettiğini iddia etmek için kullanılan aşağılayıcı bir ifadedir. “Bunu da kiralık aklından çıkarma” diyerek, muhatabın iradesinin ve zekasının özgür olmadığını, başkaları tarafından yönlendirildiğini ima eder. Bu, rakibi bağımsız bir aktör olmaktan çıkarıp, bir piyon veya kukla konumuna indirger.
“Alçaklar” kelimesi gibi, düşman olarak kodlanan kişi ve gruplar için kullanılan en ağır hakaret ifadelerinden biridir. Şeref, Türk kültüründe en önemli ahlaki değerlerden biridir ve birini “şerefsiz” olarak nitelendirmek, onu insan olarak en onursuz ve değersiz noktaya koymak anlamına gelir. Bahçeli, bu ifadeyi özellikle “vatan hainleri” ve “terör destekçileri” için kullanarak, onlarla hiçbir ortak ahlaki […]
Özellikle terör örgütlerini tanımlamak için kullanılan bir ifadedir. Bu kullanım, teröristlerin kendi ideolojileri için savaşan aktörler olmadığını, aksine “iç ve dış husumet cephesi” tarafından Türkiye’ye karşı kullanılan, parayla tutulmuş katiller olduğunu iddia eder. Bu, terör sorununu ideolojik veya sosyolojik bir zeminden çıkarıp, onu tamamen bir “dış mihrak operasyonu” olarak çerçeveler. Bu sayede, terörle mücadelenin sadece […]