Menderes döneminde, özellikle iktidarının ikinci yarısında, hükümetin en önemli propaganda araçlarından biri haline gelen Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu’nun (o zamanki adıyla) öncülüdür. Muhalefet, devlet radyosunun tamamen DP’nin siyasi çıkarları için kullanıldığını, muhalefet partilerine yer verilmediğini ve tek taraflı bir yayın politikası izlendiğini şiddetle eleştirmiştir. Özellikle Vatan Cephesi’ne katılanların isimlerinin her gün radyodan anons edilmesi, […]
Dilbilgisel Kategoriler: Kurum Adı
IMF
Yılmaz’ın siyasi lügatinde, özellikle ekonomik kriz dönemlerinde, Türkiye’nin ekonomik politikaları üzerindeki dış etkiyi simgeleyen bir kurumdur. Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş’e yönelik “Sen Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanı mısın yoksa IMF’nin bakanı mısın?” sorusu, bu konudaki tutumunun en net ifadesidir. Bu retorik soru, bir yandan Derviş’in uyguladığı kemer sıkma politikalarını eleştirirken, diğer yandan bu politikaların milli […]
İş Bankası
Sadece bir finans kurumu değil, Bayar’ın lügatinde “milli iktisat” idealinin ve “hususi teşebbüs” ruhunun somutlaşmış bir sembolüdür. Atatürk’ün talimatıyla 1924’te kurulmasında ve ilk genel müdürü olarak geliştirilmesinde oynadığı kilit rol , Bayar’ın kurucu ve iktisatçı kimliğinin en önemli kanıtıdır. DP döneminde İş Bankası, devletçi ekonomiye karşı özel sektör dinamizminin başarılı bir örneği olarak sunulmuştur.
Köy Enstitüleri
CHP döneminde kurulan ve kırsal kesimden gelen çocuklara hem öğretmenlik hem de modern tarım ve zanaat becerileri kazandırmayı amaçlayan özgün eğitim kurumlarıdır. DP, iktidara geldikten sonra bu enstitüleri komünizm propagandası yapıldığı ve milli değerlere aykırı olduğu gerekçeleriyle eleştirmiş ve 1954 yılında tamamen kapatmıştır. Menderes söyleminde Köy Enstitüleri, CHP zihniyetinin köylüyü kendi ideolojisi doğrultusunda şekillendirme projesinin […]
MGK (Milli Güvenlik Kurulu)
Yılmaz’ın söyleminde, özellikle 28 Şubat döneminde, sivil hükümet ile askeri bürokrasi arasındaki güç mücadelesinin ve gerilimin yaşandığı merkezi bir platformdur. MGK, onun için hem anayasal bir kurum hem de askerin sivil siyasete müdahale ettiği bir mekanizmadır. “Benim MGK’daki tavrımla dışarıdaki tavrım farklı olmaz. Ben Erbakan değilim!” sözü, bu kuruldaki duruşunun siyasi kimliğinin bir testi olduğunu […]
NATO
Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü. Bayar’ın cumhurbaşkanlığı döneminde Türkiye’nin üyeliğinin gerçekleştiği bu askeri ittifak, onun dış politika lügatinin merkezinde yer alır. Bayar için NATO, sadece bir askeri pakt değil, aynı zamanda Türkiye’nin “Hür Dünya“ya ve Batı medeniyetine ait olduğunun en somut kanıtıdır. Sovyet tehdidine karşı ulusal güvenliğin temel garantisi olarak sunulmuştur
Stratejik Planlama Teşkilatı
Kapatılan Devlet Planlama Teşkilatı’nın (DPT) yerine, daha güçlü yetkilerle kurulacağını vaat ettiği kurumdur. Bu teşkilat, ekonomide günübirlik kararlar yerine uzun vadeli, bilimsel ve planlı bir kalkınma modeline geçişin merkezi olacaktır. İhracat odaklı, katma değeri yüksek üretimi teşvik etmek ana hedefidir. Bu vaat, Kılıçdaroğlu’nun bürokratik kökenini ve devlette kurumsal akla verdiği önemi yansıtır.
Tahkikat Komisyonu
Nisan 1960’ta, 27 Mayıs Darbesi’nden kısa bir süre önce, DP meclis grubu tarafından kurulan ve olağanüstü yetkilerle donatılmış bir meclis araştırma komisyonudur. Resmi amacı, CHP’nin ve basının “yıkıcı faaliyetlerini” soruşturmaktı. Ancak komisyona verilen; savcı, yargıç gibi hareket etme, yayın yasağı koyma, tutuklama kararı verme gibi yetkiler, onu anayasal güçler ayrılığı ilkesini ihlal eden bir baskı […]
TÜMOSAN (Türk Motor Sanayii ve Ticaret A.Ş.)
Erbakan’ın “Ağır Sanayi Hamlesi” vizyonunun en sembolik projelerinden biridir. Türkiye’nin motor ve traktör ihtiyacını yerli üretimle karşılamak amacıyla kurulmuştur. Erbakan’ın anlatısında TÜMOSAN, sadece bir fabrika değil, Türkiye’nin teknolojik bağımsızlığa ve “Lider Ülke” olma hedefine giden yolda atılmış dev bir adımdır. Bu ve benzeri “SAN’lı” fabrikalar (TAKSAN, TEMSAN vb.), “montaj sanayi“ne karşı “milli sanayi“nin zaferini simgeler. […]