Cumhurbaşkanlığı görevi sona eren Süleyman Demirel’in siyasete dönme ihtimali üzerine sorulan bir soruya verdiği yanıttır. “Siyasette sular geriye akmaz” diyerek bu ihtimali reddetmesi, siyasi akıl hocası ve selefi olan Demirel ile arasına net bir mesafe koyma ve DYP’nin tek liderinin kendisi olduğunu teyit etme çabasıdır. Bu ifade, siyasi bir öngörüden çok, parti içindeki liderlik mücadelesinde kendi pozisyonunu güçlendirmeye yönelik stratejik bir hamledir.
2002 seçimleri öncesinde rakiplerini hedef alırken kullandığı bir el hareketini ve metaforu tanımlar. “Bu nedir? Bir elin beş parmağı. Bunu ne yapacaksın? Bunların üstüne bir Osmanlı beşlisini indireceksin” sözüyle, rakiplerine karşı sert ve cezalandırıcı bir tavır takınacağını ima eder. “Osmanlı beşlisi” veya “Osmanlı tokadı” deyimi, gücü, kararlılığı ve tarihi bir devamlılığı simgeler. Bu ifade, seçmene […]
1999 kongresinde, demokrasi havarisi kesilen yeni siyasi aktörleri veya rakiplerini küçümsemek için kullandığı bir ifadedir. “Yerden bitme” deyimi, köksüz, geçmişi olmayan, aniden ortaya çıkmış ve dolayısıyla ciddiye alınmaması gereken kişilikleri tanımlar. Çiller bu ifadeyle, kendi partisi olan DYP’nin (ve Adalet Partisi geleneğinin) demokrasi mücadelesindeki köklü geçmişine vurgu yaparak, yeni rakiplerini tecrübesiz ve ilkesiz olarak damgalamayı […]
28 Şubat sürecinde kurulan ANASOL-D hükümetinin Başbakanı Mesut Yılmaz’ı hedef alırken kullandığı, büyük tepki çeken bir ifadedir. “Seçilmiş hiçbir genel başkan onbaşı olma şerefsizliğini göstermedi” sözü, Yılmaz’ı askerin emrine girmiş, iradesi olmayan bir “siyasi onbaşı” olarak nitelendirir. Ancak “onbaşı” rütbesini “şerefsizlik” ile yan yana kullanması, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin en alt rütbesindeki askerlere hakaret olarak algılanmış […]