Dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin, Türkiye Ekonomi Modeli’ni açıklarken kullandığı ve ekonomi yönetiminin rasyonel verilerden çok, iyimser bir inanca dayandığı yönündeki eleştirilerin sembolü haline gelen ifadedir. Erdoğan, bu ifadeyi doğrudan kullanmasa da ekonomiyle ilgili yaptığı benzer iyimser ve güvence veren açıklamalar bu söylemle birlikte anılır. Rasyonel ekonomik eleştirileri “karamsarlık” ve “dış güçlerin oyunu” olarak kodlayan, buna karşılık kendi ekonomi vizyonunu “inanç” ve “güven” temeline oturtan bir yönetişim anlayışını temsil eder.
Bürokratik ve resmi dilden siyasi hitabete geçen, “konusunda,” “hakkında,” “ile ilgili olarak” gibi edatların yerine kullanılan bir kelimedir. “Bu yasanın uygulanması noktasında bazı sıkıntılar var” gibi bir kullanım, konuşmaya resmi ve teknik bir hava katar. Erdoğan’ın uzun ve hazırlıksız konuşmalarında, düşüncelerini toparlamak, cümleyi akıcı bir şekilde devam ettirmek ve duraksamadan konuşmayı sürdürmek için bir tür […]
Popüler olmayan veya riskli bir karar alındığında, bu kararın olası olumsuz sonuçlarının ve seçmen nezdindeki maliyetinin sorumluluğunu üstlendiğini belirtmek için kullanılan ifade. “Gerekirse siyasi bedelini biz öderiz” şeklindeki kullanım, kararlılık, cesaret ve “milletin çıkarı için” popüler olmayan adımları atmaktan çekinmeme imajı çizer. Bu, liderin günübirlik siyasi çıkarlar yerine, devletin uzun vadeli çıkarlarını gözettiği iddiasını güçlendiren […]
Siyasi ve ekonomik belirsizliğin sona ermesi, düzenin kararlı bir şekilde devam etmesi durumunu ifade eder. AK Parti söyleminde “istikrar,” partinin tek başına iktidarda olmasıyla doğrudan özdeşleştirilmiştir. Bu retorik, 1990’ların koalisyon hükümetleri dönemindeki siyasi ve ekonomik krizlere bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. “İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün” gibi kampanya sloganları, seçmene AK Parti’ye oy vermemenin kaos, belirsizlik […]