Özellikle 28 Şubat sürecinde, askerin siyasete müdahalesi ve kendisi üzerindeki baskılar karşısında korkmadığını, her türlü sonuca (idam dahil) hazır olduğunu ifade etmek için kullandığı çarpıcı bir ifadedir. “İp” metaforu, idamı simgeler ve bu söz, siyasi mücadelenin ne kadar sertleştiğini ve risklerin ne kadar yükseldiğini gösterir. Çiller, bu ifadeyle kendisini davası uğruna ölümü göze almış cesur bir lider olarak konumlandırarak, tabanına ve rakiplerine “yılmayacağım” mesajı vermiştir.
Çiller’in, genel başkanlıktan ayrıldığı kongrede Doğru Yol Partisi (DYP) camiasını tanımlamak için kullandığı duygusal bir ifadedir. “Hayatımın en büyük gururu… bu asil ve soylu ailenin… genel başkanı olmak olmuştur” sözü, parti üyeliğini ve siyasi davayı, kan bağına benzer kutsal ve onurlu bir aidiyete dönüştürür. Bu ifade, siyasi bir organizasyonu, duygusal bağları güçlü, ortak bir geçmişe […]
Medya ve siyasi rakiplerinden gelen yoğun eleştiri ve suçlamalar karşısında sergilediği dirençli ve meydan okuyan duruşu özetleyen bir ifadedir. “Başım göğe değecek kadar dik” gibi varyasyonlarla da kullanılmıştır. Bu söylem, Çiller’in kendisini haksız saldırılara uğrayan ancak ahlaki olarak temiz ve güçlü kalan bir lider olarak konumlandırma stratejisinin bir parçasıdır. Dinleyici üzerinde, ne kadar saldırıya uğrarsa […]
Genel başkanlıktan ayrıldığı kongrede yaptığı veda konuşmasında sarf ettiği, geleceğe yönelik bir aklanma ve meşruiyet iddiası içeren bir sözdür. Bu ifade, mevcut siyasi konjonktürde (seçim yenilgisi sonrası) hizmetlerinin ve başarılarının takdir edilmediğini, “vicdanların sustuğunu” kabul eder. Ancak nihai yargıyı verecek olanın “tarih” olduğunu ve tarihin kendi lehine “haykıracağını” iddia ederek, bugünün yenilgisini yarının zaferine dönüştürme […]