Ecevit’in söyleminde zaman içinde anlamı ve vurgusu değişen, çift karakterli bir kavramdır. 1970’lerdeki “halkçı” Ecevit için “devlet,” halkın yararına yeniden düzenlenmesi, sosyal adaleti sağlamak için ekonomiye müdahale etmesi gereken bir araçtır (“sosyal devlet“). Ancak aynı zamanda, içindeki “kontrgerilla” gibi illegal yapılarla, halktan kopuk ve baskıcı olabilen bir aygıttır. Bu dönemde vurgu, devleti halka hizmet ettirmek […]
Tematik Kategoriler: Devlet Adamı ve Ulusal Güvenlik Dili
F Tipi
Ecevit’in son başbakanlık döneminde (2000 yılı), cezaevlerindeki koğuş sisteminden hücre tipi sisteme geçişi ifade eden projenin adıdır. Bu geçişe direnen siyasi mahkumlara karşı düzenlenen ve “Hayata Dönüş Operasyonu” olarak adlandırılan kanlı müdahale, Ecevit’in “devlet adamı” kimliğinin en tartışmalı icraatlarından biri olmuştur. Ecevit, operasyon sonrası yaptığı açıklamada, koğuş sisteminin cezaevlerini “terör eğitim merkezi” haline getirdiğini savunmuş […]
Haddini bildirmek
3 Mayıs 1999’da, Fazilet Partisi milletvekili Merve Kavakçı’nın başörtüsüyle TBMM Genel Kurulu’na girerek yemin etmeye teşebbüs etmesi üzerine, Başbakan Ecevit’in kürsüden sarf ettiği ve olaya müdahale çağrısı yapan ifadedir. Bu söz, Ecevit’in siyasi kariyerinin ikinci dönemini karakterize eden katı laiklik ve devletçi tutumun zirve noktasıdır. “Burası devlete meydan okunacak yer değildir. Lütfen bu hanıma haddini […]
Kenya Fatihi
PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 15 Şubat 1999’da Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirilmesi operasyonu sonrasında Ecevit için kullanılan bir lakaptır. Bu ifade, 1974’teki “Kıbrıs Fatihi” lakabına bir gönderme yapsa da, Ecevit’in kendisi tarafından hiçbir zaman benimsenmemiştir; hatta bir mitingde bu pankartın indirilmesini istediği bilinmektedir. “Kıbrıs Fatihi” ulusal bir zaferi ve halkçı bir coşkuyu temsil ederken, “Kenya Fatihi” […]
Kontrgerilla
Devlet içinde yuvalanmış, NATO’ya bağlı gizli ve yasa dışı bir örgütlenmeyi ifade eden terimdir. Ecevit, Türkiye’de bu kavramı siyasi alanda ilk kez telaffuz eden ve varlığını sorgulayan başbakandır. Özellikle 1977’deki Kanlı 1 Mayıs olayı ve kendisine yönelik Çiğli’deki suikast girişimi sonrasında bu yapının üzerine gitmeye çalışmıştır. Başbakanlığı sırasında aldığı bir brifingde bu birimin varlığını öğrendiğini […]
Laiklik
Ecevit’in siyasi düşüncesinde merkezi ve zamanla vurgusu değişen bir ilkedir. Kariyerinin başından sonuna kadar laikliğin tavizsiz bir savunucusu olmuştur. Ancak onun laiklik anlayışı iki farklı dönemde incelenebilir. 1970’lerde, özellikle muhafazakâr kitlelere ulaşma çabasıyla “inançlara saygılı laiklik” formülünü geliştirmiştir. Bu, laikliğin din karşıtlığı olmadığını, aksine tüm inançların güvencesi olduğunu vurgulayan daha liberal ve kapsayıcı bir yorumdur. […]
Milliyetçi Cephe (MC)
1970’lerde Süleyman Demirel liderliğindeki Adalet Partisi’nin, Millî Selamet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhuriyetçi Güven Partisi ile kurduğu sağ koalisyon hükümetlerine verilen addır. Ecevit’in söyleminde “Milliyetçi Cephe,” kendisinin temsil ettiği halkçı, ilerici ve aydınlık siyasete karşı; karanlığı, gericiliği, baskıyı ve halk düşmanlığını temsil eden bir yapı olarak konumlandırılır. MC hükümetleri, onun dilinde, ülkeyi siyasi ve […]
Rahşan Affı
Ecevit’in son başbakanlığı döneminde, 2000 yılında çıkarılan ve kamuoyunda eşi Rahşan Ecevit’in ısrarlarıyla gündeme geldiği için bu isimle anılan geniş kapsamlı af yasasıdır. Bu af, özellikle cezaevlerindeki doluluğu azaltma amacı taşısa da, başta cinayet ve gasp suçluları olmak üzere birçok adli suçluyu kapsaması ve terör suçlularını dışarıda bırakması nedeniyle yoğun bir şekilde eleştirilmiştir. Siyasi lügat […]