Dilbilgisel Kategoriler: İsim

SADAT’çılar

Uluslararası bir savunma danışmanlık şirketi olan SADAT’a yapılan atıftır. Kılıçdaroğlu, bu yapıyı “paramiliter” olarak nitelendirir ve seçim güvenliğini tehdit edebilecek, iktidara bağlı silahlı bir güç oluşturma potansiyeli taşıdığı yönünde endişelerini dile getirir. Özellikle muhafazakar kadınlara seslenirken, “SADAT’çıların toplantılarında siz yoksunuz” diyerek, bu yapının kadın hakları ve demokrasi için bir tehdit olduğunu ima eder.

Sağduyu

Yılmaz’ın, özellikle siyasi kriz ve gerilim anlarında, tüm taraflara yaptığı bir çağrıdır. Demokrasinin “mayınlı bir yol” olduğunu belirttikten sonra, “gerekli basireti ve sağduyuyu göstermek bize düşer” demesi, bu kavramın işlevini ortaya koyar. “Sağduyu“, aşırı ve fevri tepkilerden kaçınmayı, rasyonel ve uzlaşmacı bir tavır takınmayı ifade eder. Retorik olarak, kendi pozisyonunu makul ve dengeli olarak sunarken, […]

Şair

Ecevit’in siyasetçi kimliğiyle her zaman iç içe geçmiş olan edebi kimliğidir. Bu sıfat, onun siyasi üslubunu ve kişiliğini derinden etkilemiştir. Siyasete getirdiği “zarif üslup,” metaforik dil, sakin ve felsefi yaklaşım, onun şair kimliğinin bir yansımasıdır. Rakipleriyle polemiklerinde bile genellikle kaba ve saldırgan bir dil yerine, ironik ve entelektüel bir üslubu tercih etmiştir. “Şair” kimliği, onu […]

Samimiyet

Bahçeli’nin kendi siyasi duruşunu tanımlarken ve rakiplerini eleştirirken sıkça kullandığı bir ahlaki ölçüttür. Kendi hareketini “samimi” olarak nitelerken, rakiplerinin “samimiyetlerinin sahte” olduğunu iddia eder. Samimiyet, söz ile özün bir olması, ilkeli ve dürüst davranmak anlamına gelir. Bu kavramı kullanarak, siyasi mücadeleyi bir doğru-yanlış ekseninden çıkarıp, bir samimi-sahte eksenine taşır. Bu, dinleyicinin rasyonel argümanlardan çok, liderin […]

Sandık

Demokrasinin ve “milli iradenin” tecelli ettiği nihai ve en meşru yer olarak kabul edilen simgesel bir kavramdır. Erdoğan’ın söyleminde “sandık,” her türlü siyasi tartışmayı sonlandıran, gücün tek meşru kaynağı olan nihai hakemdir. “Hesabı sandıkta sorarız” veya “Millet kararını sandıkta verir” gibi ifadeler, siyasi mücadelenin meşru alanının sadece seçimler olduğunu, sokak protestoları veya diğer muhalefet biçimlerinin […]

Şatafat

“İsraf” ile yakın anlamlı olan, ancak daha çok gösteriş, lüks ve gereksiz ihtişamı ifade eden bir kelimedir. Kamu harcamalarındaki abartıyı ve gösteriş merakını eleştirmek için kullanılır. “Şatafata ve israfa son vereceğiz” vaadi , halkın yoksullukla boğuştuğu bir dönemde yöneticilerin lüks içinde yaşamasını ahlaki bir sorun olarak ortaya koyar.

Sebat

Milli Görüş’ün “fiziğini” oluşturan beş temel erdemden biridir. Sebat, “ayağı sağlam zemine basmak ve sendelememek” olarak tanımlanır. Dava yolunda kararlılıkla yürümeyi, ilkelerden taviz vermemeyi ve zorluklar karşısında yoldan sapmamayı ifade eder. Siyasi söylemde bu kavram, Milli Görüş hareketinin konjonktürel değişimlere ve siyasi baskılara rağmen temel ilkelerinden ve hedeflerinden asla vazgeçmediğini vurgulamak için kullanılır. Bu, hareketin […]

Şehadet

İslam inancında, Allah yolunda veya vatan gibi kutsal değerler uğruna can vermeyi ifade eden en yüce mertebedir. Bahçeli’nin söyleminde “şehadet“, Milliyetçi-Ülkücü Hareket’in davasının ne kadar kutsal olduğunun ve bu uğurda en büyük fedakârlığın, yani can vermenin, göze alındığının bir kanıtıdır. Terörle mücadelede hayatını kaybeden güvenlik güçleri “şehit” olarak anılırken, bu kavram aynı zamanda hareketin geçmişindeki […]

Şekavet

“Eşkıyalık“, “haydutluk” veya “kanunsuzluk” anlamına gelen Osmanlıca kökenli bir kelimedir. Bayar, bu terimi kanun ve devlet otoritesinin ortadan kalktığı anarşi durumunu tanımlamak için kullanır. “Kanunun durduğu yerde… şekavetin hâkimiyeti başlar” sözüyle, hukukun üstünlüğünün kamu düzeni için ne kadar hayati olduğunu ve kanunsuzluğa asla izin verilmeyeceğini güçlü bir şekilde ifade eder.

Siyonizm

Erbakan’ın söyleminde “Hak-Batıl mücadelesi“nin ana “Batıl” aktörüdür ve dünyadaki tüm kötülüklerin, sömürünün ve adaletsizliğin kaynağı olarak görülür. Erbakan’a göre Siyonizm, sadece bir İsrail devleti kurma ideolojisi değil, Yahudilerin kendilerini üstün ırk olarak gördüğü ve diğer insanları köleleştirmeyi amaçladığı küresel bir hakimiyet projesidir. Bu proje, “faizci kapitalist sistem” ve “demokratur” gibi araçlarla dünyayı yönetir ve nihai […]

×

Giriş Yap

Üye Ol

Büyütülmüş Resim ×