Mesut Yılmaz’ın söyleminde, özellikle Avrupa Birliği vizyonunu meşrulaştırmak için başvurduğu en önemli tarihi referanstır. Atatürk’ü, Türkiye’nin yönünü Batı’ya çeviren ve modernleşmeyi hedefleyen bir lider olarak sunar. AB üyeliğini savunurken, Atatürk’ün “Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü… kendini Avrupa milletlerine bağlayan rabıtaları kestiği gün başlamıştır. Bu bir hata idi, bunu tekrar etmeyeceğiz” sözüne atıfta bulunarak, kendi projesini Atatürk’ün projesinin […]
Dilbilgisel Kategoriler: İsim
Avrupa Birliği
Yılmaz’ın siyasi lügatinin merkezinde yer alan, en tutarlı ve en ısrarlı şekilde savunduğu projedir. Onun söyleminde AB, sadece bir ekonomik pazar veya siyasi birlik değil, aynı zamanda Türkiye’nin ulaşması gereken bir “medeniyet projesi“, bir “değerler sistemi” ve “21. yüzyılın en büyük projesidir”. AB üyeliğini, Türkiye’nin demokratik standartlarını yükseltmek, insan haklarını güvence altına almak ve ekonomik […]
Avrupa Ortak Pazarı (AET)
Erbakan’ın siyasi söyleminde “Batıl“ın kurumsal yapılarından biri olarak şiddetle eleştirilen Avrupa Ekonomik Topluluğu’nu (daha sonra Avrupa Birliği) ifade eder. Erbakan’a göre Ortak Pazar, bir Hristiyan birliğidir ve Türkiye’nin buraya girmesi, “Müslüman Türkiye’yi Hristiyan Avrupa içerisinde eritme planı“dır. Bu birliğin, Siyonizm’in “Büyük İsrail” projesine hizmet eden bir araç olduğunu ve Türkiye’yi ekonomik olarak sömürgeleştirmeyi amaçladığını savunur. […]
Ayıp
Yılmaz’ın, özellikle demokratik süreçlere yönelik müdahaleleri ve siyasi gerilimleri eleştirirken kullandığı ahlaki bir nitelemedir. 28 Şubat öncesinde, “Darbe olacak mı diye tartışıyoruz! Bunu da yüksek sesle tartışıyoruz! Bunu tartışmak bile Türk demokrasisi adına yeter ayıptır!” sözü, bu kullanımın en belirgin örneğidir. Burada “ayıp“, hukuki veya siyasi bir terimden çok, bir ülkenin demokratik olgunluğuna yakışmayan, utanç […]