Erbakan’ın, “faizci kapitalist sistemi” ve Türkiye’de uygulanan ekonomik düzeni tanımlamak için kullandığı son derece güçlü ve pejoratif bir ifadedir. Bu tanıma göre, mevcut düzen, faiz ve haksız vergiler yoluyla çalışan insanın ürettiği değerin büyük bir kısmına el koymakta, ona hakkının sadece küçük bir bölümünü vermektedir. Bu durum, modern bir kölelik biçimidir. “Adil Düzen,” bu “köle […]
Dilbilgisel Kategoriler: Metafor
Kucaklaşma
“Helalleşme” ve “barışma” söylemlerini tamamlayan, fiziksel ve duygusal bir birlikteliği ifade eden bir eylemdir. Toplumsal kutuplaşmanın yarattığı mesafelerin ve soğukluğun ortadan kalktığı, insanların yeniden bir araya geldiği, sevgi ve kardeşlik temelinde yeni bir toplumsal sözleşmenin kurulduğu bir geleceği tasvir eder. Bu ifade, siyasi hedeflerin sadece yasal veya ekonomik reformlarla sınırlı olmadığını, aynı zamanda toplumsal ruhun […]
Küçük Amerika
DP döneminde Türkiye için hedeflenen modernleşme ve refah seviyesini ifade etmek için kullanılan popüler bir ideal ve metafordur. Bu ifade, dönemin Soğuk Savaş koşullarında Türkiye’nin Batı bloğundaki yerini, ABD ile kurulan yakın ilişkileri ve Amerikan tarzı bir tüketim toplumuna ve ekonomik modele duyulan hayranlığı yansıtır. Menderes’in “Kalkınma Hamlesi”, Türkiye’yi ekonomik ve teknolojik olarak gelişmiş, vatandaşına […]
Lale Devri
Osmanlı tarihinde zevk, sefa ve lüks tüketimle anılan, ancak halkın genelinin sıkıntı içinde olduğu bir döneme yapılan tarihi bir göndermedir. Kılıçdaroğlu bu ifadeyi, iktidar elitlerinin ve yandaşlarının halkın gerçeklerinden kopuk bir şekilde refah içinde yaşadığı, ancak “sokaktaki vatandaşın dert küpü” olduğu mevcut durumu eleştirmek için kullanır. Bu benzetme, iktidarın yarattığı ekonomik ve sosyal adaletsizliği, tarihi […]
Maşa
Türkiye’nin çıkarlarına düşman olan “dış güçlerin” veya “üst aklın” hedeflerine ulaşmak için kullandığı yerli kişi, kurum veya örgütleri tanımlamak için kullanılan bir metafordur. Bu terim, hedef alınan grubun (örneğin bir terör örgütü, bir siyasi parti veya bir sivil toplum kuruluşu) kendi iradesiyle hareket etmediğini, sadece arkasındaki asıl gücün bir aracı, bir piyonu olduğunu ima eder. […]
Mayınlı Yol
Türkiye’de demokrasiyi ve demokratikleşme sürecini tanımlamak için kullandığı bir metafordur. “Ülke olarak demokrasi yolunda çok mesafe aldık ama görüyorum ki hala gitmemiz gereken bir yol var. Bu yol öyle temiz bir yol değil, biraz mayınlı bir yoldur” ifadesi, bu sürecin ne kadar tehlikeli, riskli ve öngörülemez olduğunu vurgular. Bu metafor, sivil siyasetçilerin her an bir […]
Metal Yorgunluğu
İlk olarak 2017 Anayasa Referandumu sonrasında, özellikle büyükşehirlerdeki oy kayıplarının ardından Erdoğan tarafından AK Parti teşkilatlarındaki performans düşüklüğünü, heyecan kaybını ve yıpranmayı tanımlamak için kullanılan bir metafordur. Bu ifadenin kullanımı, basit bir teşhisin ötesinde, partideki geniş çaplı bir tasfiye operasyonunu meşrulaştıran bir örtmece (euphemism) işlevi görmüştür. Bu süreçte, aralarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş […]
Milletin Sesi
DP’nin ve Bayar’ın, kendilerini halkın gerçek temsilcisi olarak konumlandırmak için kullandığı bir metafordur. Bu ifade, CHP’nin bürokratik ve elitist bir zümrenin sesi olduğunu, DP’nin ise uzun yıllar sessiz kalmış veya sesi duyulmamış olan geniş halk kitlelerinin, köylünün, esnafın, yani “milletin” bizatihi kendisinin sesi olduğunu iddia eder. Bu, DP’nin popülist ve vesayet karşıtı söyleminin temelini oluşturur.
Milli Görüş gömleği
AK Parti’nin kuruluş felsefesini ve siyasi kimliğinin başlangıcını tanımlayan temel bir metafordur. “Milli Görüş gömleğini çıkardık” ifadesi, Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının AK Parti’yi kurarken, Necmettin Erbakan liderliğindeki Milli Görüş hareketinin daha katı ve geleneksel İslamcı çizgisinden ayrıldıklarını; daha kapsayıcı, reformist ve merkeze yakın bir siyaset anlayışı benimsediklerini ilan etmek için kullanılmıştır. Bu “gömlek çıkarma” […]
Mum söndü oynuyorlar
Susurluk skandalına tepki olarak düzenlenen “Sürekli Aydınlık için Bir Dakika Karanlık” eylemlerini hedef alırken kullandığı, son derece tartışmalı ve hakaretamiz bir ifadedir. Bu ifade, Alevi inancına yönelik tarihi bir iftira olan “mum söndü” ayinini ima ederek, protestocuları hem itibarsızlaştırmayı hem de toplumsal bir kesimi rencide etmeyi içerir. Bu söz, Yılmaz’ın polemikçi dilinin en sert ve […]