Dilbilgisel Kategoriler: Metafor

Tribün

Ecevit’in, toplumun siyasi ve sosyal süreçlere katılımının önemini vurgulamak için kullandığı bir metafordur. Ünlü sözünde, “Demokrasilerde sadece ordu ve yargı mensupları tribünlerde oturur. Geri kalan tüm toplum kesimleri sahada olur… Eğer sahada olması gerekenler, örneğin işçiler, tribünde oturmaya devam eder ve sahaya inmezseniz, korkarım biri çıkar, düdüğü çalar, ‘Oyun bitti, herkes evine’ der” diyerek, 12 […]

Turbun büyüğü heybede

Henüz açıklamadığı daha büyük ve önemli planları, projeleri veya siyasi hamleleri olduğunu ima etmek için kullandığı bir halk deyimidir. Bu ifade, dinleyici üzerinde bir merak ve beklenti duygusu yaratmayı hedefler. Siyasi işlevi, rakiplerine karşı “daha kozlarım bitmedi” mesajı vermek ve kendi tabanına geleceğe dair umut aşılamaktır. Genellikle bir basın toplantısını veya konuşmayı sonlandırırken, gündemi kendi […]

Tüyü Bitmemiş Yetim

Toplumun en savunmasız, en masum ve korunmaya en muhtaç kesimini simgeleyen dokunaklı bir ifadedir. “Kul hakkı” ile birlikte kullanılan bu deyim, yolsuzluğun sadece devleti zarara uğratmakla kalmadığını, aynı zamanda en fakir ve en çaresiz olanın hakkını gasp etmek anlamına geldiğini vurgular. Bu ifade, yolsuzluk eylemini rasyonel bir suç olmaktan çıkarıp, en derin vicdani ve ahlaki […]

Uzaktan Kumanda

Yılmaz’ın, ANAP genel başkanlığına aday olurken Turgut Özal’ın cumhurbaşkanı olarak parti üzerindeki etkisini sınırlamak amacıyla kullandığı bir metafordur. “Ben öyle uzaktan kumanda ile yönetilen bir başbakan olmayacağım” diyerek, Özal’a saygısını belirtmekle birlikte, partinin ve hükümetin liderliğini tamamen kendi üzerine alacağını, gölge bir lider olmayacağını ilan etmiştir. Bu ifade, siyasi bir liderin kendi otonomisini ve bağımsızlığını […]

Yabancı Asker Postalı

Türkiye topraklarında yabancı bir devletin askerinin bulunmasına karşı olan kesin ve net duruşu ifade eden güçlü bir metafordur. “Yabancı asker” yerine “yabancı asker postalı” denmesi, bu varlığı daha somut, daha rahatsız edici ve işgal çağrışımı yapan bir imgeye dönüştürür. Kılıçdaroğlu, “Ben kendi ülkemde yabancı asker postalı istemiyorum” diyerek, bu konudaki tavrının pazarlığa açık olmadığını ve […]

Yaraları Sarmak

1999 Depremi gibi ulusal trajedilerden sonra, devletin ve toplumun yapması gereken toparlanma ve iyileşme sürecini tanımlamak için kullandığı bir metafordur. “Kısa zamanda yaraların sarılması mümkün değildir” ifadesi, felaketin boyutunun büyüklüğünü ve iyileşme sürecinin uzun ve zorlu olacağını kabul eden gerçekçi bir yaklaşımdır. Bu metafor, acıyı fiziksel bir “yara” olarak somutlaştırarak, halkın yaşadığı travmayla empati kurar. […]

Yaraları Sarmak

“Helalleşme” projesinin temel eylemidir. Toplumun geçmişte yaşadığı siyasi ve sosyal travmaların (Sivas, Maraş, Roboski vb.) birer “yara” olarak görüldüğünü ve siyasetin görevinin bu yaraları kaşımak değil, iyileştirmek ve kapatmak olduğunu ifade eder. Bu metafor, toplumsal barış sürecini tıbbi bir iyileşme sürecine benzeterek, bunun hassasiyet ve özen gerektiren bir iş olduğunu vurgula

Yargıdaki Çeteler

Yargı sistemi içinde, hukuka göre değil, siyasi veya kişisel çıkarlara göre hareket eden, rüşvet ve usulsüzlükle karar alan hakim ve savcı gruplarını tanımlamak için kullanılan çok sert bir suçlamadır. Kılıçdaroğlu, bu ifadeyi kullanarak yargı bağımsızlığının tamamen ortadan kalktığını ve adaletin bir “çete” yapılanmasının eline geçtiğini iddia eder. Bu söylem, “devletin dini adalettir” ilkesinin nasıl yok […]

Zor Kış

Yılmaz’ın, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıların bir süre daha devam edeceğini anlatmak için kullandığı bir mevsimsel metafordur. “Bu sene kış zor geçecek” dedikten sonra, bu sürenin “mayıs sonuna kadar” devam edeceğini belirterek metaforu somut bir takvime bağlamıştır. Bu ifade, halka karşı dürüst olma ve popülist vaatlerden kaçınma imajı yaratmayı hedefler. Retorik olarak, yaklaşan ekonomik zorluklara […]

Zulüm Yılları

DP söyleminde, “Tek Parti Devri” ile eş anlamlı olarak kullanılan ve CHP’nin 27 yıllık iktidarını duygusal ve ahlaki olarak mahkum etmeyi amaçlayan bir ifadedir. “Zulüm” kelimesi, o dönemi sadece siyasi bir hata veya eksiklik olarak değil, aynı zamanda halka karşı işlenmiş ahlaki bir suç, bir haksızlık ve eziyet dönemi olarak tanımlar. Bu ifade, DP’nin iktidara […]

×

Giriş Yap

Üye Ol

Büyütülmüş Resim ×