Celal Bayar’ın Milli Mücadele yıllarında, özellikle Ege Bölgesi’nde Yunan işgaline karşı sivil direnişi örgütlerken kullandığı takma addır. Bu isim, sıradan bir köy hocası kimliğine bürünerek halkla kolayca kaynaşmasını, onların güvenini kazanmasını ve onları Kuvayı Milliye saflarında seferber etmesini sağlamıştır. Siyasi ve retorik işlevi, Bayar’ın kariyerinin sonraki aşamalarında da devam etmiştir. Bu lakap, onun asker veya […]
Kişiler: Celal Bayar
Gerçek Cumhuriyetçilik
DP’nin, CHP’nin cumhuriyetçilik anlayışına karşı geliştirdiği alternatif bir kavramdır. Bu anlayışa göre, cumhuriyetçilik sadece bir rejim şekli değil, aynı zamanda “millet hâkimiyetine” dayanan demokratik bir içerik taşımalıdır. DP, CHP’yi cumhuriyeti bir “tek parti” yönetimine indirgemekle suçlarken, kendilerinin “gerçek cumhuriyetçiliği“, yani demokrasi ve özgürlüklerle taçlandırılmış bir cumhuriyeti savunduğunu iddia eder. Bu, Atatürk mirasını sahiplenme stratejisinin bir […]
Güdümlü Ekonomi
Bayar’ın 1930’lardaki İktisat Vekilliği döneminde, devletin ekonomik hayata yön verdiği ve sanayileşmeyi planladığı modeli tanımlamak için kullandığı bir terimdir. Bu, katı bir sosyalist planlamadan ziyade, özel sektörün de varlığını kabul eden ancak ana yatırım ve strateji belirleme gücünün devlette olduğu bir karma ekonomi modelini ifade eder. Bayar, bu modeli liberalizmin o günkü şartlarda uygulanamazlığına bir […]
 
                Celal Bayar Karnesi
Tematik Odak Dağılımı
Sık Kullandığı Terimler
Kişiler: Celal Bayar Hakkında
Celal Bayar’ın siyasi kariyeri boyunca kullandığı dil, Türkiye’nin en çalkantılı dönemlerinden bazılarının siyasi ve ideolojik akımlarını yansıtan çok katmanlı bir yapı sergiler. İttihat ve Terakki’den Milli Mücadele’ye, tek parti döneminin iktisat vekilliğinden çok partili hayatın kurucu muhalefet liderliğine ve nihayet cumhurbaşkanlığına uzanan bu uzun soluklu kariyer, söyleminin de farklı bağlamlara göre evrilmesine neden olmuştur. Ancak bu evrime rağmen, Bayar’ın siyasi lügati dört temel ve birbiriyle ilişkili sütun üzerine inşa edilmiştir. Bu sütunlar, onun siyasi kimliğinin ve retorik stratejisinin özünü oluşturur: Pragmatik kuruculuk ve iktisadi rasyonalite; Milli Mücadele ruhu ve sivil direniş mirası; çoğunlukçu demokrasi ve “Milli İrade”nin kutsallığı; ve Atatürk mirasına stratejik sahiplenme.