Kişiler: Celal Bayar

Devrimlere Bağlılık

DP’nin kuruluş programında ve Bayar’ın konuşmalarında, partinin Atatürk devrimlerinin temel ilkelerine sadık olduğunu belirtmek için kullanılan stratejik bir ifadedir. Bu vurgu, DP’nin muhafazakâr ve dindar kesimlerden oy alırken, laik ve cumhuriyetçi çevrelerde “irtica” endişesi yaratmasını engellemeye yönelik bir güvencedir. Retorik olarak, DP’nin bir “karşı-devrim” hareketi olmadığını, aksine devrimleri demokrasiyle taçlandırmayı hedeflediğini savunur.

Dörtlü Takrir

7 Haziran 1945’te Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan tarafından CHP meclis grubuna sunulan ve Türkiye’de çok partili hayata geçişin başlangıç noktası kabul edilen önergedir. Takrir, anayasanın tam olarak uygulanmasını, meclis denetiminin işletilmesini ve siyasi özgürlüklerin güvence altına alınmasını talep ediyordu. Bayar’ın söyleminde bu olay, anti-demokratik “tek parti zihniyetine” karşı başlatılan meşru […]

Efeler

Bayar’ın Milli Mücadele anılarında, özellikle “Galip Hoca” olarak faaliyet gösterdiği dönemde birlikte çalıştığı Gökçen Efe ve Demirci Mehmet Efe gibi yerel direniş liderlerini tanımlamak için kullandığı bir terimdir. Bayar, bu figürleri vatansever ve kahraman olarak tasvir ederek, Kuvayı Milliye’nin halkın içinden çıkan otantik ve sivil karakterini vurgular. Bu anlatı, kendi sivil lider kimliğini de bu […]

Galip Hoca

Celal Bayar’ın Milli Mücadele yıllarında, özellikle Ege Bölgesi’nde Yunan işgaline karşı sivil direnişi örgütlerken kullandığı takma addır. Bu isim, sıradan bir köy hocası kimliğine bürünerek halkla kolayca kaynaşmasını, onların güvenini kazanmasını ve onları Kuvayı Milliye saflarında seferber etmesini sağlamıştır. Siyasi ve retorik işlevi, Bayar’ın kariyerinin sonraki aşamalarında da devam etmiştir. Bu lakap, onun asker veya […]

Gerçek Cumhuriyetçilik

DP’nin, CHP’nin cumhuriyetçilik anlayışına karşı geliştirdiği alternatif bir kavramdır. Bu anlayışa göre, cumhuriyetçilik sadece bir rejim şekli değil, aynı zamanda “millet hâkimiyetine” dayanan demokratik bir içerik taşımalıdır. DP, CHP’yi cumhuriyeti bir “tek parti” yönetimine indirgemekle suçlarken, kendilerinin “gerçek cumhuriyetçiliği“, yani demokrasi ve özgürlüklerle taçlandırılmış bir cumhuriyeti savunduğunu iddia eder. Bu, Atatürk mirasını sahiplenme stratejisinin bir […]

Güdümlü Ekonomi

Bayar’ın 1930’lardaki İktisat Vekilliği döneminde, devletin ekonomik hayata yön verdiği ve sanayileşmeyi planladığı modeli tanımlamak için kullandığı bir terimdir. Bu, katı bir sosyalist planlamadan ziyade, özel sektörün de varlığını kabul eden ancak ana yatırım ve strateji belirleme gücünün devlette olduğu bir karma ekonomi modelini ifade eder. Bayar, bu modeli liberalizmin o günkü şartlarda uygulanamazlığına bir […]

Hükümranlık Hakları

Bir devletin kendi toprakları üzerindeki mutlak egemenliğini ve uluslararası ilişkilerde bağımsız karar alma yetkisini ifade eden bir kavramdır. Bayar, bu terimi özellikle dış politika ve ulusal güvenlik konularında, Türkiye’nin kendi çıkarlarını ve toprak bütünlüğünü her türlü dış müdahaleye karşı koruma konusundaki kararlılığını belirtmek için kullanmıştır. Bu, onun devlet merkezli ve milli menfaatleri önceliklendiren yaklaşımını yansıtır.

Hür Dünya

Soğuk Savaş döneminde Bayar’ın dış politika söyleminin temel kavramlarından biridir. ABD ve Batı Avrupa ülkelerinin oluşturduğu, demokrasi ve serbest piyasa ekonomisine dayalı ittifakı tanımlar. Bu ifade, Sovyetler Birliği’nin temsil ettiği “esir milletler” veya “demir perde” anlatısının karşıtını oluşturur. Bayar, Türkiye’yi “Hür Dünya“nın komünizme karşı ileri bir karakolu olarak konumlandırarak, Batı ittifakı içindeki stratejik önemini vurgulamış […]

Hürriyet Misakı

DP’nin 7 Ocak 1947’deki ilk büyük kongresinde kabul edilen ve partinin demokratikleşme taleplerini içeren bir manifestodur. Bu belge, seçim yasasının değiştirilmesi, anayasaya aykırı yasaların kaldırılması ve cumhurbaşkanının partisiz olması gibi temel ilkeleri içeriyordu. Bayar’ın söyleminde “Hürriyet Misakı”, DP’nin demokrasi mücadelesindeki kararlılığını ve hedeflerini ortaya koyan tarihi bir metin olarak anılır.

Hususi Teşebbüs

“Özel teşebbüs” veya “özel girişim” anlamına gelen bu ifade, DP’nin ve Bayar’ın 1946 sonrası ekonomi politikasının temel direğidir. CHP’nin “devletçilik” anlayışına karşı, ekonomik kalkınmanın motorunun devlet değil, bireyler ve özel şirketler olması gerektiği fikrini savunur. DP programları, “hususi teşebbüsün” önündeki bürokratik engellerin kaldırılmasını, vergi yükünün azaltılmasını ve yerli-yabancı sermayenin teşvik edilmesini vaat etmiştir. Bu terim, […]

Celal Bayar

Celal Bayar Karnesi

Tematik Odak Dağılımı

Sık Kullandığı Terimler

Kişiler: Celal Bayar Hakkında

Celal Bayar’ın siyasi kariyeri boyunca kullandığı dil, Türkiye’nin en çalkantılı dönemlerinden bazılarının siyasi ve ideolojik akımlarını yansıtan çok katmanlı bir yapı sergiler. İttihat ve Terakki’den Milli Mücadele’ye, tek parti döneminin iktisat vekilliğinden çok partili hayatın kurucu muhalefet liderliğine ve nihayet cumhurbaşkanlığına uzanan bu uzun soluklu kariyer, söyleminin de farklı bağlamlara göre evrilmesine neden olmuştur. Ancak bu evrime rağmen, Bayar’ın siyasi lügati dört temel ve birbiriyle ilişkili sütun üzerine inşa edilmiştir. Bu sütunlar, onun siyasi kimliğinin ve retorik stratejisinin özünü oluşturur: Pragmatik kuruculuk ve iktisadi rasyonalite; Milli Mücadele ruhu ve sivil direniş mirası; çoğunlukçu demokrasi ve “Milli İrade”nin kutsallığı; ve Atatürk mirasına stratejik sahiplenme.

×

Giriş Yap

Üye Ol

Büyütülmüş Resim ×