Bahçeli’nin kendi siyasi duruşunu tanımlarken ve rakiplerini eleştirirken sıkça kullandığı bir ahlaki ölçüttür. Kendi hareketini “samimi” olarak nitelerken, rakiplerinin “samimiyetlerinin sahte” olduğunu iddia eder. Samimiyet, söz ile özün bir olması, ilkeli ve dürüst davranmak anlamına gelir. Bu kavramı kullanarak, siyasi mücadeleyi bir doğru-yanlış ekseninden çıkarıp, bir samimi-sahte eksenine taşır. Bu, dinleyicinin rasyonel argümanlardan çok, liderin […]
Kişiler: Devlet Bahçeli
Şehadet
İslam inancında, Allah yolunda veya vatan gibi kutsal değerler uğruna can vermeyi ifade eden en yüce mertebedir. Bahçeli’nin söyleminde “şehadet“, Milliyetçi-Ülkücü Hareket’in davasının ne kadar kutsal olduğunun ve bu uğurda en büyük fedakârlığın, yani can vermenin, göze alındığının bir kanıtıdır. Terörle mücadelede hayatını kaybeden güvenlik güçleri “şehit” olarak anılırken, bu kavram aynı zamanda hareketin geçmişindeki […]
Serçeysen Serçeliğini Bil, Sakın Kuzgunluğa Heves Etme
Bir halk deyişi olan bu ifade, Bahçeli tarafından, kendi haddini ve sınırlarını aşarak, özellikle dini ve manevi değerler gibi hassas konularda ahkam kesen kişileri uyarmak ve küçümsemek için kullanılmıştır. “Serçe“, küçük, güçsüz ve sıradan olanı; “kuzgun” ise büyük, yırtıcı ve hadsiz olanı temsil eder. Bu metafor, muhatabına “boyunun ölçüsünü al” mesajı verirken, onu yetkin olmadığı […]
Şerefsizler
“Alçaklar” kelimesi gibi, düşman olarak kodlanan kişi ve gruplar için kullanılan en ağır hakaret ifadelerinden biridir. Şeref, Türk kültüründe en önemli ahlaki değerlerden biridir ve birini “şerefsiz” olarak nitelendirmek, onu insan olarak en onursuz ve değersiz noktaya koymak anlamına gelir. Bahçeli, bu ifadeyi özellikle “vatan hainleri” ve “terör destekçileri” için kullanarak, onlarla hiçbir ortak ahlaki […]
Sırtlanlar, Akbabalar
“Zillet İttifakı“nın sırtını dayadığı iddia edilen “zalimler” ile birlikte kullanılan, hayvanlaştırıcı ve aşağılayıcı metaforlardır. Sırtlan ve akbaba, leşle beslenen, korkak ama tehlikeli, ahlaksız ve tiksindirici hayvanlar olarak bilinir. Bu metaforlar, rakip ittifakın destekçilerinin ne kadar onursuz, ahlaksız ve tehlikeli olduğunu en çarpıcı şekilde ifade etmeyi amaçlar. Düşmanı insanlık kategorisinden çıkararak, ona karşı verilecek mücadelenin her […]
Sözde Parti
Bahçeli’nin, meşru bir siyasi parti olarak görmediği, genellikle HDP/DEM Parti için kullandığı bir ifadedir. “Sözde” kelimesi, o partinin isminin ve görünürdeki kimliğinin sahte olduğunu, gerçekte ise “terör örgütünün siyasi uzantısı” olduğunu ima eder. Bu kullanım, o partiyi ve seçmenlerini siyasi sistemin dışına itmeyi, onu muhatap alınamaz ve kapatılması gereken bir yapı olarak tanımlamayı hedefler.

Devlet Bahçeli Karnesi
Tematik Odak Dağılımı
Sık Kullandığı Terimler
Kişiler: Devlet Bahçeli Hakkında
Devlet Bahçeli’nin siyasi söylemi, Türk siyasetinde kendine özgü bir yer işgal eden, katmanlı ve stratejik bir yapıya sahiptir. Bu söylem, yalnızca Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) ideolojik çerçevesini yansıtmakla kalmaz, aynı zamanda Türkiye’nin siyasi gündemini şekillendiren, ittifak dinamiklerini belirleyen ve siyasi meşruiyetin sınırlarını çizen bir işlev görür. Bahçeli’nin lügati, ilk bakışta sert, milliyetçi ve polemikçi bir karakter sergilese de, daha derin bir analiz, bu dilin kendi içinde tutarlı, kapalı bir mantık sistemi üzerine kurulu olduğunu ortaya koyar. Bu sistem, devleti, tarihi, dostu ve düşmanı tanımlayan, her bir kelimenin belirli bir stratejik amaca hizmet ettiği bir retorik evrenidir. Bu evrenin mimarisi üç temel direk üzerine inşa edilmiştir: Devletin varoluşsal bir güvenlik meselesine dönüştürüldüğü “beka doktrini”, geçmişin günümüzdeki siyasi savaşlar için bir meşruiyet alanı olarak kurgulandığı “tarihsel süreklilik anlatısı” ve siyasi alanın ahlaki bir “biz” ve “onlar” mücadelesi olarak tanımlandığı “kutuplaştırıcı ve ahlakçı üslup”.