Türk Kurtuluş Savaşı sırasında işgal güçlerine karşı halkın oluşturduğu düzensiz direniş hareketinin adıdır. Bahçeli için Kuvayı Milliye, milletin kendi kaderine el koyduğu, dış baskılara ve iç ihanetlere karşı topyekûn bir direniş sergilediği “milli mücadelenin ruhunu” temsil eder. Günümüzdeki “beka mücadelesini” de bu ruhla ilişkilendirerek, bugünkü mücadelenin de tıpkı o günkü gibi meşru, haklı ve zorunlu […]
Kişiler: Devlet Bahçeli

Devlet Bahçeli Karnesi
Tematik Odak Dağılımı
Sık Kullandığı Terimler
Kişiler: Devlet Bahçeli Hakkında
Devlet Bahçeli’nin siyasi söylemi, Türk siyasetinde kendine özgü bir yer işgal eden, katmanlı ve stratejik bir yapıya sahiptir. Bu söylem, yalnızca Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) ideolojik çerçevesini yansıtmakla kalmaz, aynı zamanda Türkiye’nin siyasi gündemini şekillendiren, ittifak dinamiklerini belirleyen ve siyasi meşruiyetin sınırlarını çizen bir işlev görür. Bahçeli’nin lügati, ilk bakışta sert, milliyetçi ve polemikçi bir karakter sergilese de, daha derin bir analiz, bu dilin kendi içinde tutarlı, kapalı bir mantık sistemi üzerine kurulu olduğunu ortaya koyar. Bu sistem, devleti, tarihi, dostu ve düşmanı tanımlayan, her bir kelimenin belirli bir stratejik amaca hizmet ettiği bir retorik evrenidir. Bu evrenin mimarisi üç temel direk üzerine inşa edilmiştir: Devletin varoluşsal bir güvenlik meselesine dönüştürüldüğü “beka doktrini”, geçmişin günümüzdeki siyasi savaşlar için bir meşruiyet alanı olarak kurgulandığı “tarihsel süreklilik anlatısı” ve siyasi alanın ahlaki bir “biz” ve “onlar” mücadelesi olarak tanımlandığı “kutuplaştırıcı ve ahlakçı üslup”.