Tarım politikalarının merkezine koyduğu bilimsel ve planlı bir üretim modelidir. Bu modele göre, Türkiye’nin her tarım havzasında, o bölgenin iklim ve toprak özelliklerine en uygun ürünlerin ekilmesi devlet tarafından planlanacak ve desteklenecektir. Çiftçinin ne ekeceğini, ne kadar üreteceğini ve kaça satacağını önceden bilmesi hedeflenir. Bu vaat, Kılıçdaroğlu’nun teknokrat ve planlamacı yönünü yansıtan, tarımda verimliliği artırmayı […]
Arşivler: Sözlük Terimleri
Hayali ihracat
Özal döneminde yaygınlaşan bir yolsuzluk yöntemidir. İhracatı teşvik etmek için verilen vergi iadelerinden usulsüzce faydalanmayı ifade eder. Özal’ın söyleminde doğrudan yer almasa da, dönemin ruhunu ve “köşe dönmeci” zihniyetin bir sonucu olarak onunla özdeşleşmiştir. Muhalifleri tarafından, Özal’ın liberalleşme politikalarının yarattığı “talan ekonomisinin” bir parçası olarak eleştirilmiştir.
Helalleşme
Kılıçdaroğlu’nun siyasi kariyerindeki en önemli ve en çok tartışılan kavramdır. Kelime anlamı olarak “karşılıklı hakları helal etme, barışma” anlamına gelse de, Kılıçdaroğlu bu kavramı siyasi bir projeye dönüştürmüştür. Bu proje, CHP’nin ve devletin geçmişte neden olduğu mağduriyetlerle (başörtüsü yasağı, Roboski, Sivas, Varlık Vergisi vb.) yüzleşmeyi ve bu mağduriyetleri yaşayan kesimlerle barışmayı hedefler. “Hesaplaşma değil helalleşme” […]
Helga
Siyasi söylemde, ortalama bir Avrupalı veya Batılı vatandaşı temsil etmek için kullanılan sembolik bir isimdir. Bu kullanım, “Helga”yı, “Ayşe,” “Fatma,” “Hasan,” “Hüseyin” gibi tipik Türk isimlerinin karşısına koyarak güçlü bir “Biz ve Onlar” ayrımı yaratır. “Helga hızlı trene binecek de Ayşem, Fatmam neden binemesin?” örneğinde olduğu gibi, bu retorik, geçmişte modernliğin, yüksek teknolojinin ve refahın […]
Hepinizin Anası Olduğumu…
Özellikle terörle mücadele eden özel harekat polislerine hitaben kullandığı bir ifadedir. Bu söz, bir başbakan veya siyasi lider kimliğinin ötesine geçerek, o asker ve polislerin “manevi annesi” olduğunu iddia eder. Bu, onlarla kurduğu ilişkiyi resmi ve hiyerarşik bir bağdan, kişisel, koruyucu ve duygusal bir aile bağına dönüştürür. Bu retorik hamle, güvenlik güçlerine moral vermeyi, onlara […]
Her Kuruşun Hesabını Vermek
Şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim anlayışının temel ilkesidir. Kılıçdaroğlu, bu ifadeyle, toplanan vergilerin ve kamu harcamalarının nereye gittiğinin millete açıkça rapor edileceğini vaat eder. “Her namuslu siyasetçinin onurlu görevi” olarak tanımladığı bu ilke , yolsuzluk ve israfın panzehiridir. Kendi iktidarlarında muhalefete hesap vermeyi yasal bir zorunluluk haline getirme vaadi, bu ilkeye olan bağlılığının en […]
Her Mahallede Bir Milyoner Yaratacağız
Menderes’in, DP’nin ekonomik liberalleşme ve kalkınma politikalarının sonucunda ortaya çıkacak refahı ve zenginleşmeyi anlatan en ünlü ve en popülist vaatlerinden biridir. Bu slogan, soyut ekonomik hedefler yerine, her vatandaşın doğrudan hissedebileceği, somut ve çarpıcı bir zenginlik hayali sunar. Siyasi işlevi, halkta büyük bir beklenti yaratmak ve DP’yi sadece siyasi özgürlükleri değil, aynı zamanda maddi refahı […]
Hesap Hatası
Siyasi rakiplerinin stratejilerini, öngörülerini ve eylemlerini küçümsemek ve bunların başarısız olmaya mahkûm olduğunu belirtmek için kullanılan bir ifadedir. Özellikle erken seçim çağrıları gibi siyasi hamleler karşısında “fazla hesap hatası yapma” diyerek, rakibin durumu yanlış okuduğunu, gücünü abarttığını ve sonuçta hüsrana uğrayacağını ima eder. Bu ifade, Bahçeli’nin kendisini siyasi satrancı daha iyi gören, daha tecrübeli ve […]
Heyecan, Heyecan, Heyecan
Erbakan’ın, özellikle miting konuşmalarında, tabanını motive etmek ve harekete geçirmek için kullandığı bir retorik araçtır. Bu “heyecan,” sıradan bir coşku değil, ahlaki bir amaca yönelmiş bir enerjidir. Erbakan bu heyecanın ne için olması gerektiğini somut örneklerle açıklar: “Filistin’deki savunmasız yavruyu… kurtarmak için, heyecan istiyorum. Afrika’da en basit bir ilacı bulamadığı için ölen yavrunun kurtarılması için […]
Hiçbir Çocuk Yatağa Aç Girmeyecek
Sosyal adalet vizyonunun en temel ve en dokunaklı vaadidir. Bu slogan, yoksullukla mücadelenin en öncelikli hedef olduğunu ve devletin her ne olursa olsun en temel insani ihtiyacı, yani çocukların beslenmesini, güvence altına alması gerektiğini ifade eder. “Aile Destekleri Sigortası” gibi projelerin nihai amacını özetleyen bu ifade, dinleyicilerde güçlü bir duygusal ve vicdani yankı uyandırmayı hedefler.