Kendi yaptığı bir açıklamanın veya getirdiği bir yorumun son derece mantıklı, açık ve tartışmaya kapalı olduğunu vurgulamak için konuşmasının sonuna eklediği bir retorik sorudur. Bu ifade, muhataplarına meydan okur ve “daha mantıklı bir açıklamanız varsa söyleyin” anlamına gelir. Siyasi işlevi, kendi argümanını nihai ve tek doğru olarak sunmak ve olası itirazları daha baştan geçersiz kılmaktır. […]
Arşivler: Sözlük Terimleri
Vatan Cephesi
DP iktidarının son döneminde (1958-1960), artan siyasi ve ekonomik sıkıntılara karşı Menderes tarafından başlatılan bir siyasi mobilizasyon hareketidir. Söylem düzeyinde, “politika ve ihtirastan vareste vatandaşları” muhalefetin oluşturduğu “kin ve husumet cephesine” karşı birleştirmeyi amaçlayan bir birlik çağrısıdır. Ancak pratikte, toplumu keskin bir şekilde DP yandaşları ve “düşmanlar” olarak ikiye bölen, devlet imkanlarının (özellikle radyonun) partizan […]
Vatan Haini
Bir siyasi rakibe veya gruba yöneltilebilecek en ağır suçlamadır. Bahçeli, bu ifadeyi sadece yasal olarak vatana ihanet suçunu işleyenler için değil, aynı zamanda partisinin “kırmızı çizgilerini” ihlal ettiğini, “bölücülerle” işbirliği yaptığını veya “dış güçlerin” çıkarlarına hizmet ettiğini düşündüğü herkes için kullanır. Bu damga, hedefteki kişiyi milletin ve devletin düşmanı olarak ilan eder, onu siyasi ve […]
Vatandaş
Ecevit’in halka hitap ederken sıkça kullandığı bir kelimedir. “Aziz vatandaşlarım” veya “sevgili vatandaşlarım” gibi ifadelerle konuşmalarına başlar. Bu kelimenin seçimi, onun halka bakışını yansıtır. “Halk” veya “millet” gibi daha kolektif ve soyut kavramlar yerine, “vatandaş” kelimesi, bireyi ve onun yurttaşlık haklarını öne çıkarır. Bu kullanım, onun demokratik ve birey haklarına saygılı duruşuyla tutarlıdır. Her bir […]
Vatandaşın Ayağının Türabı Olmak
Siyasetçinin halka karşı kibirli değil, son derece mütevazı ve hizmetkâr olması gerektiğini anlatan bir ifadedir. “Türab” (toprak, toz) kelimesi, bu tevazunun derecesini en üst seviyeye çıkarır. Bu söylem, “Saray” ve onun temsil ettiği kibirli yönetim anlayışının tam zıddı bir siyaset felsefesi sunar: halka tepeden bakmak yerine, ona hizmet etmeyi en büyük onur saymak.
Vatanın Bölünmez Bütünlüğü
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın da temel ilkelerinden olan bu ifade, MHP’nin ve Bahçeli’nin siyasi duruşunun en temel, pazarlık edilemez “kırmızı çizgisidir“. Bu ilke, ülkenin üniter yapısının ve toprak bütünlüğünün hiçbir koşul altında tartışılamayacağını belirtir. Her türlü federalizm, özerklik veya ayrılıkçı talep, bu ilkeye bir saldırı ve bir “beka sorunu” olarak görülür. Bahçeli, siyasi rakiplerini sık sık […]
Velev ki
“Farz edelim ki,” “öyle olsa bile” anlamına gelen ve bir tartışmada karşı tarafın argümanını geçici olarak doğru kabul edip, buna rağmen kendi tezinin hala geçerli olduğunu göstermek için kullanılan bir bağlaçtır. “Velev ki dediğiniz doğru olsun, bizim yaptığımız yine de haktır” gibi bir kullanım, rakibin argümanını çürütmekle uğraşmak yerine, onu önemsizleştirerek baypas etme ve kendi […]
Verdimse ben verdim
İLKSAN skandalında yolsuzlukla suçlanan bir bakanını savunurken, sorumluluğu kişisel olarak üstlendiğini göstermek için kullandığı bir ifadedir. Bu söz, bir liderin kendi ekibini ve kararlarını sonuna kadar savunduğunu gösteren bir sahiplenme ifadesidir. Retorik işlevi, tartışmayı hukuki veya idari bir soruşturma zemininden çıkarıp, liderin kişisel onuru ve sorumluluğu zeminine taşımaktır. Bu, “adamını satmayan lider” imajı çizerek, kendi […]
Vesayet
“Milli İrade” kavramının karşıtı olarak kullanılan bir terimdir. Halkın seçtiği meşru iktidarın üzerinde, kendini devletin asıl sahibi olarak gören sivil-asker bürokrasinin veya başka güç odaklarının denetimini ve müdahalesini ifade eder. DP, kendisini “milletin” temsilcisi olarak sunarken, CHP’yi bu “vesayetçi” zümrenin partisi olarak konumlandırmıştır. DP’nin temel vaadi, bu vesayeti kırarak egemenliği tamamen millete devretmektir.
Vesayet / Vesayet Odakları
“Milli iradenin,” yani seçimle iş başına gelmiş sivil hükümetin üzerinde, anayasal ve demokratik olmayan yollarla güç kullanan kurum ve odakları tanımlamak için kullanılan bir terimdir. AK Parti’nin ilk iktidar dönemlerindeki söyleminin merkezinde yer alan bu kavram, özellikle ordu, yüksek yargı ve Cumhurbaşkanlığı gibi kurumların oluşturduğu “askeri-bürokratik vesayeti” hedef almıştır. AK Parti, iktidarını “vesayetle mücadele” ve […]