Bir gazetecinin sorusu üzerine yaptığı “Derin devlet, normal devletin raydan çıkmış halidir” tanımıyla Türk siyasi literatürüne geçen bir kavramdır. Bu tanım, “derin devlet” olgusunu meşrulaştırmaz, aksine onu bir anomali, hukukun ve meşru düzenin (“normal devlet“) dışına çıkmış bir sapma olarak tanımlar. Retorik işlevi, devlet içinde varlığı iddia edilen yasa dışı yapılanmaları kabul ederken, bunları devletin […]
Arşivler: Sözlük Terimleri
Dertli olmak
Siyaset yapmanın ve ülkeye hizmet etmenin ön koşulu olarak sunulan, ülkenin ve milletin sorunlarıyla hemhal olma, bu sorunları kişisel bir mesele olarak görme durumu. Erdoğan, kendisinin ve ekibinin “dertli” olduğunu vurgulayarak, rakiplerini ülkenin sorunlarına karşı kayıtsız, umursamaz ve yüzeysel olmakla itham eder. Bu ifade, “gönül adamı” olmanın temel şartı olarak sunulur ve siyasetçide aranan en […]
Devlet
Ecevit’in söyleminde zaman içinde anlamı ve vurgusu değişen, çift karakterli bir kavramdır. 1970’lerdeki “halkçı” Ecevit için “devlet,” halkın yararına yeniden düzenlenmesi, sosyal adaleti sağlamak için ekonomiye müdahale etmesi gereken bir araçtır (“sosyal devlet“). Ancak aynı zamanda, içindeki “kontrgerilla” gibi illegal yapılarla, halktan kopuk ve baskıcı olabilen bir aygıttır. Bu dönemde vurgu, devleti halka hizmet ettirmek […]
Devlet Aklı
Siyasi partilerin günlük çekişmelerinin ve anlık çıkarlarının ötesinde, devletin uzun vadeli çıkarlarını ve bekasını gözeten, tarihsel bir derinliğe sahip, rasyonel ve soğukkanlı bir yönetim anlayışını ifade eder. Bahçeli, MHP’nin ve kendisinin politikalarını sık sık “devlet aklı” ile hareket etmenin bir gereği olarak sunar. Özellikle kritik anlarda alınan kararlar (örneğin Cumhur İttifakı’nın kurulması), parti çıkarlarından ziyade […]
Devlet baba
Özal’ın, eleştirdiği ve yıkmayı hedeflediği geleneksel patrimonyal devlet anlayışını tanımlamak için kullandığı bir metafordur. Bu anlayışta devlet, vatandaşlarını “kul” olarak gören, her şeye karışan, koruyan ama aynı zamanda cezalandıran bir babadır. Özal’a göre bu anlayış, bireysel girişimin ve özgürlüğün önündeki en büyük engeldir. Bu metaforu kullanarak, kendi liberal devlet anlayışını (hizmet eden devlet) geleneksel anlayışın […]
Devlet bazen rutinin dışına çıkabilir
Susurluk skandalı sonrası kamuoyuna yansıyan bu ifade , Yılmaz’ın “devlet aklı” ve “derin devlet” gerçekliğiyle olan karmaşık ilişkisini özetler. Bu söz, devletin, hukuk ve meşruiyet sınırlarının ötesinde operasyonlar yapabildiğinin üstü kapalı bir kabulüdür. Retorik olarak çok katmanlıdır: Bir yandan skandalı ve devlet içindeki yasa dışı yapıları küçümseme ve normalleştirme işlevi görürken, diğer yandan siyasi bir […]
Devlet bazen rutinin dışına çıkabilir
Bu ifade, Demirel tarafından Cumhurbaşkanlığı döneminde, Kasım 1996’daki Susurluk Skandalı’nın hemen ardından kullanılmıştır. Skandal, devlet görevlileri, polis ve organize suç örgütleri arasındaki yasa dışı ilişkileri ortaya çıkarmıştı. Bu söz, skandalı inkâr etmek yerine, onu devletin “bekası” için zaman zaman başvurulan meşru ama gayrinizami bir yöntem olarak çerçeveleme girişimidir. Retorik işlevi, yasa dışılığı bir “devlet aklı” […]
Devlet millet içindir
Özal’ın “Devlet millet içindir, millet devlet için değildir” şeklindeki tam ifadesi, onun devlet anlayışındaki devrimin sloganıdır. Geleneksel Türk siyasetindeki devleti kutsayan ve bireyi devlet için bir araç olarak gören anlayışı tersine çevirir. Devleti, bireye ve topluma hizmet eden bir servis mekanizması olarak yeniden tanımlar. Bu söylem, onun liberal bireycilik ve anti-bürokratik duruşunun temelini oluşturur. Siyasi […]
Devlet Radyosu
Menderes döneminde, özellikle iktidarının ikinci yarısında, hükümetin en önemli propaganda araçlarından biri haline gelen Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu’nun (o zamanki adıyla) öncülüdür. Muhalefet, devlet radyosunun tamamen DP’nin siyasi çıkarları için kullanıldığını, muhalefet partilerine yer verilmediğini ve tek taraflı bir yayın politikası izlendiğini şiddetle eleştirmiştir. Özellikle Vatan Cephesi’ne katılanların isimlerinin her gün radyodan anons edilmesi, […]
Devlet Sırları
Yılmaz’ın, özellikle Susurluk gibi devletin karanlık ilişkilerinin ortaya çıktığı skandallarda, soruşturmaların ilerlemesini engelleyebilecek bir kavram olarak işaret ettiği bir terimdir. Soruşturma komisyonlarının, “devletin alî menfaatleri, devletin sırları” gibi gerekçelerle kendilerinden gizlenen bilgi ve belgeler nedeniyle “hiçbir yere ulaşamayacağını” belirtmesi, bu kavramın nasıl bir kalkan olarak kullanılabileceğine dikkat çeker. Yılmaz’ın söyleminde “devlet sırrı“, hem meşru bir […]