Arşivler: Sözlük Terimleri

İş Bankası

Sadece bir finans kurumu değil, Bayar’ın lügatinde “milli iktisat” idealinin ve “hususi teşebbüs” ruhunun somutlaşmış bir sembolüdür. Atatürk’ün talimatıyla 1924’te kurulmasında ve ilk genel müdürü olarak geliştirilmesinde oynadığı kilit rol , Bayar’ın kurucu ve iktisatçı kimliğinin en önemli kanıtıdır. DP döneminde İş Bankası, devletçi ekonomiye karşı özel sektör dinamizminin başarılı bir örneği olarak sunulmuştur.

İş bitirme

Özal döneminin zihniyetini yansıtan anahtar bir deyimdir. Kurallara ve prosedürlere takılmadan, pragmatik ve hızlı bir şekilde sonuç almayı ifade eder. Olumlu anlamda, bürokratik engelleri aşan bir dinamizmi çağrıştırırken, olumsuz anlamda, kayırmacılık, yolsuzluk ve kuralsızlığı ima eder. “Benim memurum işini bilir” sözüyle birlikte, dönemin “köşe dönmeci” ahlakını tanımlamak için kullanılmıştır.

İşçi

Bkz. Emek. Ecevit’in siyasi söyleminde ve ideolojisinde merkezi bir konuma sahip olan toplumsal sınıftır. Onun için işçi sınıfı, modern toplumun temel üretici gücü ve sosyal değişimin öncüsüdür.

İslam Birliği

Erbakan’ın dış politika vizyonunun nihai hedefidir. Tüm Müslüman ülkelerin siyasi, ekonomik, askeri ve kültürel alanlarda bir araya gelerek Batı merkezli küresel düzene karşı bir güç merkezi oluşturması idealini ifade eder. Bu birlik, “ırkçı emperyalizmin” sömürüsünden kurtulmanın ve “Yeni Bir Dünya” kurmanın tek yolu olarak görülür. Erbakan, bu hedefe ulaşmak için beş somut adım önerir: Müslüman […]

İslam Dinarı

Erbakan’ın “İslam Ortak Pazarı” ve “İslam Birliği” projelerinin ekonomik ayağını oluşturan ortak para birimi önerisidir. Bu öneri, Müslüman ülkeleri, “faizci kapitalist sistemin” sömürü aracı olarak görülen dolara ve diğer Batı para birimlerine olan bağımlılıktan kurtarmayı amaçlar. Erbakan, bu fikrin somutluğunu göstermek için 1990’larda bir prototip “1 Dinar” yaptırmış ve bunu TBMM kürsüsünden kamuoyuna tanıtmıştır. Bu […]

İslam Ortak Pazarı

Erbakan’ın, Türkiye’nin Avrupa Ortak Pazarı’na (AET) girmesine alternatif olarak 1970’lerden itibaren savunduğu bir projedir. Bu proje, Türkiye’nin “tarihi ve kültürel bağlarla bağlı olduğu” Müslüman ülkelerle ekonomik bir birlik kurmasını öngörür. Bu pazarın, üye ülkeler arasında gümrüklerin kaldırılması, mal, sermaye ve emek dolaşımının serbest bırakılması gibi adımları içermesi hedeflenir. Amaç, Müslüman ülkelerin kendi aralarındaki ticareti artırarak […]

İsmet Paşa

Menderes’in siyasi söyleminde, en büyük rakibi ve selefi olan İsmet İnönü’ye atıfta bulunurken kullandığı isimdir. Menderes’in dilinde “İsmet Paşa”, sadece bir siyasi lideri değil, aynı zamanda DP’nin mücadele ettiğini iddia ettiği her şeyi simgeleyen bir figürdür: “Tek Parti Devri“, “Milli Şef“lik, “devletçilik” ve “baskı rejimi“. Menderes, İnönü’yü sık sık kişisel olarak hedef almış, onu “iktidar […]

İspat Hakkı

Basının, yazdığı bir haberin veya iddianın doğruluğunu mahkemede kanıtlama hakkıdır. 1950’lerin ortalarında, DP hükümetinin basın üzerindeki baskıları artırmasıyla birlikte “ispat hakkı” talebi, basın özgürlüğü mücadelesinin merkezine oturmuştur. Hükümet, hakaret davalarında basına bu hakkı tanımak istemiyordu. Bu konudaki tartışmalar o kadar büyüdü ki, “ispat hakkı“nı savunan dokuz DP milletvekili partiden ihraç edildi ve bu ihraçlar Hürriyet […]

İsraf

Kamu kaynaklarının gereksiz, lüks ve verimsiz harcamalarla heba edilmesidir. Kılıçdaroğlu’nun söyleminde israf, sadece bir bütçe açığı nedeni değil, aynı zamanda “haram” olan ahlaki bir sorundur. Özellikle “Saray” harcamaları, lüks makam araçları ve gösterişli kamu binaları üzerinden somut örneklerle eleştirilir. “Devlette itibar, israfı önlediğiniz ölçüde artar” diyerek, hükümetin “itibar” gerekçesiyle yaptığı harcamaların aslında itibarsızlık kaynağı olduğunu […]

İşsizlerimiz kadınlaştırıldı

Yılmaz’ın “Kadınlarımız işsizleştirildi” demek isterken yaptığı, anlam kaymasına yol açan bir başka ünlü dil sürçmesidir. Bu ifade, gramatik ve anlamsal olarak hatalı olmasının yanı sıra, “kadınlaşmayı” olumsuz bir durumla (işsizlik) birleştirdiği için de eleştirilmiştir. Siyasi iletişim açısından bu gaf, Yılmaz’ın konuşma anında yeterince odaklanamadığı veya halkın sorunlarını ifade ederken bile doğru kelimeleri bulmakta zorlandığı algısını […]

×

Giriş Yap

Üye Ol

Büyütülmüş Resim ×